Bir göz... Bir göz ki, eşkine yağmurlar nispet edip yağmaktan utanıyor. Bir köz... Bir köz ki, sevdânın oduyla cayır cayır yanıyor. Bu sebeple bende hüznümü sevdânın közünde demledim ve deli taylar gibi dört nala koşturan yüreğimi gemledim. Dur hele bir deli gönül; dur hele... Kays misâli neden yol alırsın çöle?..
Aşkını demleyip, yüreğini gemleyen şâir sevgiliye şöyle sesleniyor;
"Küsersen bahar küser, tüm mevsimler darılır;
Kuşatır hasret beni, dört bir yandan sarılır!
Dayanamaz yüreğim tam ortadan yarılır;
Hiç mi özlemedin sen, hiç tahammülün yok mu?
Bana duyduğun öfken, küsecek kadar çok mu?
Saatler bile dargın, seneler küstü bana;
Acımadı takvimler hesabı kesti bana!..
Hasret denen fırtına delice esti bana;
Hiç mi özlemedin sen, hiç tahammülün yok mu?
Bana duyduğun öfken, küsecek kadar çok mu?
Bir gün ararsan eğer, bu mahzun derbederi;
Görürsün talan edip, yakıp yıktığın yeri!..
Bir ân olsun gülmedim gittiğin günden beri;
Hiç mi özlemedin sen, hiç tahammülün yok mu?
Bana duyduğun öfken, küsecek kadar çok mu?
Bu ve bunun gibi doksan dokuz şiirimi bir solukta okumuş; erinmemiş bir de gönül imbiğinden geçirdiği satırları benim ile paylaşmış olan çok kıymetli hemşehrim, değerli eğitimci, "Ses Bayrağımız, Güzel Türkçemiz"in sevdâlısı Nezahat Alan Uslu'ya bir şükran borcu olarak, okur yorumu adı altında onun satırlarını siz sevgili okurlarım ile paylaşmaktan son derece mutluluk duyuyorum. Buyurun, "Uslu" satırlar sizin için gelsin.
"İnsan kendi çilesinin şâiridir; deftere yazarsa şiir, içine yazarsa dert olurmuş.
Değerli şâirimiz Kul Kozâkî de kendi çilesini iyi ki içine değil de deftere yazmış ve okurların beğenisine sunmuş. İlhâmı, şuuru, şiiri dâim olsun.
Şâirin “Bir Tutam Hüzün” adlı eserinde, kalemine mürekkep yerine ciğerinden kan çekerek ortaya koyduğu çilesi, aşkı ve dâvâsına sadâkati hissediliyor. Girdiği şiir yolunda bilge, âbîde şahsiyetlere rastlıyoruz.
Şâirin şiir vâdisinde, karşımıza kimi zaman Necip Fazıl, Sezâi Karakoç kimi zaman da Abdurrahim Karakoç çıkmakta ki, bu şiir damarı can suyu olmuş şâire. Bu sebeple "Kudret Kalemi"nden aldığı kuvvetle heybetli mısralar inşâ etmiş şâirin yüreği.
Kitaptaki şiirlerin çoğunu okudum. Açık, arı ve duru bir Türkçe ve âhenkle dans eden kelimelerden oluşan hoş mısralar var. Rahvan atların yürüyüşüne öykünen kelimeler, bir İsrâfil nefesi üflemiş dizelere.
Kendi şiir rüzgârımızı, gönüllerimizin zümrüt tepelerinde gezindiren “Bir Tutam Hüzün” adlı şiir kitabı, hacmi küçük olsa da içeriği büyük; sözün özü, gönlün közü, kalbim gözü bir yapıt olmuş. Hüznün şâirini kutluyorum. Hüznün şâiri dedimse de, bir önceki şiir kitabı olan "Söz Gülleri"nde "Sözünü gül, nefsini kül eyleyenlerin kitabı" demişti, demeden geçemeyeceğim. Okurun bol olsun sevgili hemşehrim."
20 Mart 2025 / Saat: 01.53 / Mersin
