Sarı Yaz
Ayla KAYMAZ
Yaz bitsin artık çok uzadı diyen oldu mu, “ yoooo bitmesin” diye çıkışırım hemen. Eylül’ü severim ben, Eylül de beni sever. Ben Eylül de doğmuşum belki ondandır diyeceğim ama sonbahar denmesine hiç gönlüm razı gelmez ona…
Hep dediğim gibi benim ruhum, karakterim gibi denge mevsimi denge sezonudur Eylül… Ruhun da bedenin de dengededir. İşte belki bu yüzden sonbahar diyenler bence bilmiyorlar ki; yazın en hası esas şimdi başlıyor. Çünkü mevsim sonbahara değil de sarı yaza merhaba der! Deniz en uysal haline bürünüverir. Kendi olur bir çarşaf, bir limonata tadı gelir oturur damağına. Kalabalıklar azalır , dağılır. Gerçek yaz meftunları tatilini bir tur bu zamana saklar.
Öğle saatlerinde iniverirsin denize, akşam balıkçı yolunda yürürken bluejean ağırlaşmaz artık üstünde, ince bir de hırka kucaklar seni. Aslında üşümezsin ama gece ayak ucunda duran pikeye minikten selam çakmaya başlarsın. Kahvaltı sofralarında; ezineyle, tase yeşil biber kokusunun ahengi de azalır yavaş yavaş… Ah o kabuğu soyulmuş, halka domatesle de bakışırız bir tur. En elim gitmez ben mevsiminde tüketirim diyen bile biraz domatesle salsa yapar bu sarı limonata mevsiminde… Bilenler anladı beni.
Yoksa okullu çocuklarınız, varsa fırsatınız şimdi düşün yollara.
Selametle…
