Ali Özdemir

Yanlış Yaptığımız Doğrular (Düğün Öncesi Nişan)

Ali Özdemir

Günümüzde kız, oğlanı sokakta buluyor, sokakta kaybediyor. Bu yüzden nişan dönemi evliliğe ulaşamıyor. Dinimiz İslam’da ise anne-baba istişare edip münasip olanı belirler, oğluna ve kızına haber verir, anne kıza bakmaya gider ve kızı beğenirse oğluna haber verir. Kız babası, oğlanı çağırır ve görüşür. Baba kızına durumu haber verir ve her iki tarafta onaylarsa, kızla oğlan mahrem dahilinde görüştürülür. Onlar da karar verdikten sonra, kız istemeye gidilir ve böylece nişan merasimi başlar ve yüzük takma merasimi yapılarak mihr belirlenir.

Günümüzde ise nişan salonu, nişan elbisesi, nişan yüzüğü dayatmaları yüzünden nişan bozuluyor. Kitabımız Kur’an’ı Kerim’den bu  konuya bir örnek verelim. Örneğin Musa (a.s), Mısır’ı terk etti. Medyen’de çobanların hayvanlarını suladığı bir çeşmeye ulaştığında iki kız çocuğu gördü. Onlar hayvanlarını sulamak için bekliyorlardı. Onlara yardım etmek istedi. “Bu çobanlık erkek işidir” diyerek bu işi neden yaptıklarını sordu. Kızlar: “Bizim yaşlı bir babamız var. Çobanımız ise terk edip gitti. Mecburen hayvanlarımızı biz otlatıyoruz” dediler. Musa (a.s) oradaki çobanlara “her şeyin bir kuralı, bir sırası var” diyerek kızlara yardım etti.  Kızlar eve erken dönünce babaları Şuayip (a.s) onlara “bu gün erken geldiniz ?” dedi. Kızlar: “Baba bir yiğit gördük ve o bize hayvanları sulamada yardım etti. Onu bize çoban tut” dediler. Şuayip (a.s) kızının birinden yemek hazırlamasını diğerinden ise o genci çağırmasını istedi. O esnada akşam olmuştu. Musa (a.s) ağacın altında “Ya Rabbi ben senin hükmüne muhtacım”  diye dua ediyordu. Kız, Musa (a.s)’ın yanına geldi ve “babam seni çağırıyor” dedi. Musa (a.s): “Niçin” dedi. Kız: “Bize yaptığın iyiliğin karşılığını ödemek için seni çağırıyor” dedi. Musa (a.s): “Ben bu iyiliği Allah rızası için yaptım, hiçbir bedele satmam” dedi. Yola çıktılar, kız önde Musa (a.s) arkada gidiyordu. Musa (a.s): “Sen arkadan gel, ben önden gideyim” dedi. Kız: “Sen yolu bilmezsin” dedi. Musa (a.s):  “Olsun, iman varsa imkan vardır. Gideceğimiz yöne doğru sen bir taş at ben o yöne giderim ve yolu bulurum” dedi. Şuayip (a.s)’ın yanına geldiler. Musa (a.s) başından geçen olayları anlattı. Şuayip (a.s): “Korkma emin yerdesin” dedi. Yemek sofrası geldi. Musa (a.s) sarayda büyüdüğü için sordu: “Bu yemeği niçin bana ikram ediyorsunuz? Yaptığım iyiliğe karşılık mı?” dedi. Şuayip (a.s): “Misafirimize ikram etmek için” dedi. Yemeği yediler ve Şuayip (a.s) iki kızını çağırarak “hangisini beğenirsen onu sana nikâhlayayım. Mihr olarak da sekiz sene bize çobanlık yap, istersen on seneye tamamlayabilirsin” dedi. Musa (a.s): “Sekiz sene tamam, iki senesi benim inisiyatifimde olacak, sonunda ihtilaf olmasın” dedi. Böylece Musa (a.s) iş, aş, eş buldu. 

Bu kıssa günümüz gençlerine örnek olsun.

Yazarın Diğer Yazıları