KOSAM'ın Asgari Ücret Raporu
Ahmet Turan
Geçtiğimiz hafta sonunda Konya Ticaret Odası Başkanı Selçuk Öztürk’ü makamında ziyaret ederek Konya’da ilk defa KTO bünyesinde kurulan Kalkınma Odakları Stratejik Araştırmalar Merkezi (KOSAM)’ nin üretim ve istihdam hayatında önemli yer tutan Asgari Ücret tespiti ve deprem riski yüzünden bir ekonomi güvenliği meselesi haline dönüşen Marmara Bölgesindeki sanayi tesisleriyle ilgili ‘Marmara- Orta Anadolu Sanayi Dönüşümü’ konusunda hazırlanan raporlar hakkında bilgi aldığımızı köşemizden paylaşmış, asgari ücret tespiti için sektörel ve bölgesel öneriyi bugünkü yazımızda paylaşacağımız sözünü vermiştik.
Selçuk başkan aynı zamanda KTO Karatay Üniversitesi Mütevelli Heyet başkanlığının yanında Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkan Yardımcısı görevini de yürütüyor.
Konya sanayi ürünleri ihracatında önemli bir şehir. Ancak bunun artarak devam ettirilmesinin yanında, teknolojik yatırımlara ağırlık verilmesi için KTO bünyesinde yapılan çalışmalar da kamuoyunun dikkatini çekiyor.
Üretimde en önemli etken çalışan insan unsudur.
Çünkü insan kumanda ve kontrol merkezidir. Aldığı ücret ise, alanında verimli ve kalifiye olabilmesi için gerekli olan kriterlerin başında gelir.
Bizim Selçuk başkanı ziyaretimizin ana sebebi de bu alanda hazırlanan rapordaki bilgileri almaktı.
Öyle de oldu.
Önce şunu belirteyim. KTO Başkanı Selçuk Öztürk gelişmiş ülkelerdeki her alana etkisi olan düşünce kuruluşlarını çok önemsiyor. Ülke olarak bizim de bunu çok aktif ve hızlı bir şekilde hayata geçirmemizin elzem olduğuna dikkat çekiyor.
Gelelim, Hükümete ve iş verene yol haritası oluşturacak rapordaki bilgilere.
Asgari ücret, normal çalışma koşullarında en basit işleri yapan işçilerin ve ailelerinin asgari yaşam ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için işverenler tarafından kendilerine ödenen en düşük ücreti ifade etmektedir
Asgari ücret sistemleri, temel itibariyle basit sistem ve karmaşık sistem olmak üzere iki başlık altında sınıflandırılmaktadır. Bunlardan basit sistem, ülke genelini kapsayan tek bir ücretin belirlenmesine ve uygulanmasına dayanırken; karmaşık sistem ise sektörlere, mesleklere, bölgelere, yaşa ve/veya işletme büyüklüklerine göre ayrı ayrı ücretlerin tespit edilmesini gerektirmektedir
Hükümetin, genellikle işçi ve işveren temsilcileri ile yaptığı görüşmeler sonucunda, tüm çalışanlar ya da çalışanların büyük çoğunluğu için ödenecek en düşük ücreti; saatlik, günlük, haftalık veya aylık olarak belirlediği ve ülke genelinde uyguladığı sistem, basit sistem olarak adlandırılmaktadır. Bu şekilde belirlenen ve uygulanan en düşük ücret, aynı zamanda “ulusal asgari ücret” olarak da nitelendirilebilir. Kolombiya, Şili ve Türkiye gibi ülkeler, tek tip bir ulusal asgari ücret ile en basit sistemlere sahip ülkeler arasında yer almaktadırlar. Diğer ülkelerde ise asgari ücret seviyelerinde bir dereceye kadar bölgesel ve/veya sektörel farklılıklar bulunmaktadır
İşverenler tarafından çalışanlara ödenecek minimum ücretin; sektörlere, mesleklere, bölgelere, yaşa ve/veya işletme büyüklüğüne göre ayrıştırıldığı sistem karmaşık sistem olarak adlandırılmaktadır.
Nitekim bir ülkedeki sektörlerin ekonomik büyüklükleri ve ödeme kapasiteleri arasında, mesleklerin gerektirdiği nitelikler ve özveri arasında, bölgelerin yaşam maliyetleri arasında ve işletmelerin ölçekleri arasında belirgin farklar bulunmaktadır. Söz konusu unsurlar itibariyle var olan heterojenlikleri dikkate alarak daha adil bir ücret yapısı tesis etmek amacıyla ülkelerin bir bölümü de karmaşık sisteme başvurmaktadır.
Mesleklere Göre Asgari Ücret Uygulaması: “Ulusal asgari ücret” düzeyinin, en basit işleri yapan bir aile reisinin normal maddi, sosyal, kültürel ihtiyaçlarını gidermeye ve çocuklarının da zorunlu eğitimini karşılamaya yetecek düzeyde olması gerekmektedir. Bununla birlikte bazı işlerin; daha fazla bilgi, beceri ve tecrübe gerektirmesinden ötürü, hem daha adil bir sistem kurmak hem de beşerî sermayeyi ve üretkenliği artırmak için çeşitli ülkeler tarafından mesleki asgari ücret uygulamasına başvurulmaktadır.
Bölgelere Göre Asgari Ücret Uygulaması: “Ulusal asgari ücret” uygulaması, her işçinin eşit haklara sahip olduğu fikrine dayanmasına rağmen; aynı ülke içerisinde yaşam koşulları, emek arzı ve/veya üretim maliyeti bakımından il, ilçe ve yörelere göre ortaya çıkan belirgin farklılıklar, bölgesel asgari ücret tartışmalarını beraberinde getirmektedir. Bölgesel asgari ücret uygulaması; ücret düzeyi düşük olan bölgelerden daha yüksek olan bölgelere bir emek transferine neden olarak büyük şehirlerde nüfusun ve hayat pahalılığının artmasına yol açabilecektir.
İşletme Büyüklüğüne Göre Asgari Ücret Uygulaması: Büyük işletmeler nispeten daha yüksek üretkenliğe ve buna bağlı olarak daha yüksek bir ortalama ücret ödeme kapasitesine sahiptirler.
Marmara-Orta Anadolu Sanayi Dönüşümü bilgilerini ise Çarşamba günkü köşemizde paylaşacağız