Elbette magandalık sadece belindeki silaha güvenerek sokakta terör estirmek değildir.
Silahına güvenerek magandalık yapanlar olduğu kadar direksiyon başına geçmiş magandalar da bol miktarda var.
Bunlara oturup kul hakkından falan söz edecek değiliz.
Kul hakkını bilseler zaten magandalık etmezler.
Ancak şehri yönetenlerin bu magandalara bir çare üretmesi gerekiyor.
Kimsenin can ve malı magandalarınkinden daha ucuz değil.
Amerikalılar kadar olmasa da bizde de üzüntü ya da sevincinde silaha sarılanlar az değil.
Pek çoğumuz sevinmenin de üzülmenin de dozunu ayarlayamıyoruz.
Ne yazık ki Konya’mız da bu tozu ayarlayamayan şehirlerden biri.
Son zamanlarda magandaların neden olduğu şiddet olaylarına dair haberleri hepimiz okuyoruz.
Düğünde sıkılan kurşun ile insanlar ya ölüyor ya da yaralanıyor.
Ömür boyu sakat kalanlar da yok değil.
Trafikteki magandaların saçtığı dehşet ise bir başka…
Düğünlerdeki magandalıklar…
Maçlardaki magandalıklar…
Asker uğurlamalarken ki magandalar…
Şımarık hareket ve cahilane konuşma ve davranışlar…
Peki, kim bu magandalar?
Kim bu görgüsüz, kaba, anlayışsız, terbiyesiz ve uyumsuz insanlar?
Neden azalmaz da çoğalırlar?
Neden bu kadar çok şiddete meyilli, yakmaya, yıkmaya, vurmaya kırmaya hevesli insan var?
Her an patlamaya hazır, fitili çekilmiş bomba gibi aramızda dolaşıyorlar.
En küçük meselede ortalığı kana bulayacak tipler.
Ne hoşgörüleri var, ne de insanlıkları bunların.
Bulaşmaya gör yeter ki…
Hiç yere ya malından olursun ya da canından…
Ne yapacağız o zaman?
Meydanı onlara bırakıp, susacak mıyız?
Yahut da devlet ve millet olarak gerekli tedbirleri alacak mıyız?
Ne yazık ki yasalar caydırıcı değil.
Polis magandayı yakalasa bile polisin kapısından gidip adliyenin kapısından çıkıp gidiyorlar. Toplumda ortak kanaat bu
Çare?
Elbette önce anne babalara, sonra şehirleri idare edenlere özellikle de eğitim camiasının yapacağı şeyler olmalı.
Medya ise gençleri şiddete özendirici görüntü ve haberlerden uzak durmalıdır.
Televizyon haberleri, gazetelerin 3. Sayfaları ne yazık ki bunları özendirici haberlerle dolu bazı haber ajanslarının tek işi bu tür rezil haberleri servis etmek.
Bu haberleri milletin psikolojisini bozduğunu herkes görmeli.
Diğer yandan pek çok futbol maçının ardından ortaya çıkan görüntüler de magandalığa en güzel örneklerden…
Üstelik bütün bunlar “Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol, hoşgörüde deniz gibi ol, cömertlikte ırmak gibi ol” diyen Mevlana Hazretlerinin sözlerinin her yerde asılı olduğu şehirde de bolca yaşanıyor.
Demek ki sadece bunları her yere asmak çare değil. Başka çarelere ihtiyaç var.
Bize ne yedirip içiriyorlarsa öfke ve gerilim toplumu olup çıktık.
Sanki bir kıvılcım bekliyorlar.
Olmuyor, yakışmıyor bu asil millete.
TBMM kanunları daha caydırıcı hale getirmeli.
İkide bir af çıkmamalı. Şimdi 100 binden fazla kişiyi salacaklar. Sonra ne olacak birkaç ay içinde yarısı yeniden içeri girecek.
İş mi bu şimdi?
