Geçen hafta Pazartesi Türkiye İçişleri Bakanlığı tarafında HDPKK’nın elindeki üç Büyükşehir Belediyesine kayyım ataması ile uyandı.
Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye Başkanlarının yerlerine İllerin Valileri vekâleten atandı.
Bakanlığının yaptığı kayyım atamalarına MHP, BBP, DSP ve Vatan Partisi destek verirken diğer muhalefet partilerinden tepki geldi.
İçişleri Bakanlığının bu atamalarına normalde ilk tepki HDPKK’dan beklenirken her zaman olduğu gibi ses yine CHP’den geldi.
CHP’nin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve bazı sözcüleri bunun bir darbe olduğunu yapılan işlemin hukuki değil siyasi olduğunu söylemişlerdir.
CHP’nin PKK’nın şehirdeki kravatlı teröristleri olan HDP’nin mecliste temsil edilmesine nasıl katkı sağladığını bu millet çok iyi bilmektedir.
PKK’ya yapılan tüm operasyonlara ilk tepki CHP’den gelmesine millet alıştı. Peki, İP ve SP’de bu kervana neden katıldı?
Anlaşılan adına Millet dedikleri zillet ittifakı hala devam ediyor.
Milliyetçi olduğunu iddia eden İP ile Muhafazakâr olduğunu iddia eden SP’nin kayyım kararına karşı çıkması anlaşılır gibi değildir.
Sözde milliyetçi İP ise kayyım atamalarını destek vermediği gibi Parti Sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu, iktidarın söz konusu kayyım atamalarıyla ilgili olarak halka "somut ve hukuki argümanlarla" bir izahat yapması gerektiğini söyleyerek HDP’nin yanında bir tavır sergilemiştir.
Saadet Partisi ise kayyım kararına tepki veren bir açıklama yaparak HDP’ye destek verenler kervanına katılmıştır.
Muhalefetten tepki gelirde AK Parti içindeki önemli görev yapmış muhalifler boş durur mu? Onlarda hemen tepki verdiler.
AK Parti için üst kademelerde görev yapmış kişilerde muhalefet gibi demokrasi havarisi kesilir ve hemen tepki gösterirler sosyal medya hesaplarından bu yapılanın Demokrasimizle bağdaşmadığını belirtmişlerdir.
Bu karşı çıkanların demokrasi ile ilgili bir dertlerinin olmadığını Millet çok iyi bilmektedir.
Allah cc hiç kimseyi üç günlük Dünya’nın geçici makamları için savrulanlardan eylemesin.
Görevden alınmaları için sahi daha ne yapmaları gerekir bu Başkanların?
Alınan bu kişilerin işlediği suçlara bakıldığı zaman muhalefet için galiba yeterli gerekçe değil peki daha ne yapmaları lazım görevden alınmaları için?
PKK'ya destek verdikleri için KHK ile ihraç edilen KCK'lı teröristleri belediyelere tekrar işe başlatmak yeterli değimi?
Mehmetçik ile girdiği çatışmada yaralanan teröristleri tedavi ettirip Polise ve Mehmetçiğe yeniden kurşun sıksın diye dağlara göndermesi yeterli değil mi?
PKK'lı teröristlerin taziyelerine katılıp yetmeyip teröristlerle birlikte katıldığı anma törenlerinde "PKK Marşı’na eşlik etmesi yeterli değil mi?
Teröristlerle girdiği çatışmada hayatını kaybeden şehitlerin belediyede görevlendirilen yakınlarını göreve gelir gelmez kapının dışına koyması yeterli değil mi?
Sahi ne yapmaları lazım bunların görevden alınmaları için?
Böyle bir gelişmenin yaşanacağını Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimlerden önce eğer seçilen kişiler terör ile ilişkisini devam ettirirse bizde gerekeni yaparız şeklinde uyarmıştı.
Devlet’in imkânlarını terör örgütlerine aktarmaya devam edenler Devletin en tepesindeki ismin uyarısına rağmen hala teröre destek vermeye ve Devlet’e kafa tutmaya devam etmişlerdir.
Devlet son yılların en yoğun bir şekilde terörle mücadelesini verirken Şehirdeki kravatlı teröristlerin dağdaki teröristlere takviye eleman ve her türlü imkân sağlamasına Dünya’nın hiçbir Devleti müsaade etmez.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti ’de etmemiştir.
