Ahmet Özer

İmar Barışı mağdurlarının Erdoğan'dan talebi

Ahmet Özer

20 yıllık AK Parti iktidarı, Türkiye’nin kronikleşmiş ‘çözülmesi imkânsız’ denilen birçok sorunları çözmüş bir iktidar.

AK Parti 2002 yılında iktidara geldiği süreçte ekonomi, sağlık, eğitim, PKK sorunu, askeri vesayet ve işsizlik gibi birçok ülkenin temel sorunlarını bir kısmını tamamen bir kısmını da önemli ölçüde halletti.

2020 yılında başlayan plandemi ve Rusya Ukrayna savaşı ile başta akaryakıt ve gıda krizi olmak üzere tüm dünyada etkili olan yüksek enflasyona dayalı işsizlik ve ekonomik krizin üstesinden gelmek için gayret gösteriyor.

Bu sıkıntıları aşmak için vatandaşların lehine olan birçok çalışmalar yapıldı ve yapılmaya devam etmekte.

2022 yılından bu tarafa asgari ücret, memur maaşları, emekli maaşları, 3600 ek gösterge gibi birçok sorunu çözüme kavuştu.

Bunların dışında çözüm bekleyen emeklilikte yaşa takılanlar EYT’liler meselesi, sözleşmeli çalışanların kadroya alınması ve son olarak ta dar gelirlilerin devlete olan elektrik, su, doğalgaz ve telefon aboneliklerinden kaynaklanan borçlar tasfiye edilecek.

Ayrıca 13 Eylül’de Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanması beklenen TOKİ vasıtası ile vatandaşın bütçesine uygun yapılması planlanan konut hamlesi ile aç gözlü ve fırsatçı ev sahiplerine karşı güzel bir hamle olarak değerlendiriliyor.

Bu yapılanlar vatandaşa bir nebze olsun rahatlık sağlar elbette bu tür işlemler vatandaş tarafından takdir edilmektedir.

Bu ülkenin bir başka sorunu da yine AK Parti iktidarı döneminde oluşmuş ve 2 yılı aşkın bir süredir çözülmeyi beklemekte.

Bu sorunu her ne kadar Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve bakanlık bürokratları görmese de yaklaşık yüzbinlerce vatandaş hatta milyonlarca seçmenin çözüm beklediği bir sorun olarak “imar barışı mağdurları” var.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 6 Haziran 2018 tarihinde resmi gazetede yayınlanan 3194 sayılı Kanunun geçici 16’ncı maddesi imar mevzuatına aykırı yapılan yapıların kayıt altına alınması için ‘Yapı Kayıt Belgesi’ verilmesi uygulaması başlatılmıştı.

Bu yasa sebebi ile kayıt altına alınan yapılar oldu ancak bu yasanın verilen süre üzerine 31 Aralık 2019 tarihine kadar sürekli uzatılması ve yapılan işlemin doğruluğunun işgüzar bürokratlar tarafından denetlemeyip vatandaşlardan yapı kayıt belgesi bedeli alınarak kendilerine verilen belge ile elektrik ve su abonelikleri verildi.

2020 yılına gelindiğinde bu bürokratların google’dan bakarak 2018 sonrası yapılan yapıların verilen belgelerini iptal etmek gibi dâhiyane bir fikir geldi ve yaklaşık 2,5 milyon vatandaşı tekrar devlet ile sorunlu hale getirdi.

2020 yılından bu tarafa defalarca yazı yazmamıza rağmen ne AK Parti, ne de Bakanlık yetkililerinden tek bir açıklama gelmedi.

Daha önceki yazılarımızda belirttiğimiz gibi bu yapıları yapan vatandaşlar hatalı olduklarını kabul ediyorlar. Ancak ‘bu bürokratların hiç mi suçu yok’ diye de soruyorlar.

Zamanında yapılmayan denetimler ve sürekli uzatılan sürenin üzerine kendi kıt imkânları ile yâda alınan borç ile başlarını sokacakları bir ev yapan insanların bu evlerinin yıkılmasının devlete ve bu bakanlık bürokratlarına nasıl bir fayda sağlayacak merak ediliyor.

Üstelik bu yıl içinde ev fiyatlarının ve kiraların %300 %400 arttığı bir dönemde bu evlerin yıkılıp bu insanların tekrar kiracı konumuna düşürülmeleri ev sahiplerinin işine yaramaktan başka bir anlam taşımamaktadır.

Ayrıca pek çok vatandaş devletle davalık olmuş, mahkemelerde sayısız dosyanın görülmesi devam ederken, pek çok kişi para ve hapis cezası almıştır. Kimi içeri girmiş, kimi de davaların kesinleşmesini bekliyor.

İmar barışı mağdurları da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan kendi sorunları ile ilgili çözüm beklediklerini sürekli dile getiriyorlar.

Vatandaşın beklentisi evlerinin elektrik ve su aboneliklerinin iptal edilip yıkım kararı verilmesi yerine bu yasanın yeniden düzenlenip sadece belgesi iptal edilenlerin belgelerinin geçerli sayılmasıdır ki, böylece milyonlar evine kavuşsun, davalar düşsün, devlet ve millet rahatlasın.

Yapılacak olan basit bir düzenleme ile yıpranmış iktidar seçmeni ile barışacak, devlet vatandaşı ile barışacak, adli yükler azalacak, bunca yapı yıkımdan kurtulacak, bunca insan evsiz barksız kalmayacak, hapse girenler çıkacak, ayrıca devlet ekonomik kazanç sağlayacak.

Herkesin kanaati odur ki, Recep Tayyip Erdoğan’ın bir gerçeklerden haberi olsa derhal el atar ve çözer.

Bizce de haklılar. Çevresindekiler Erdoğan’ı seviyorlarsa ileteceklerdir.

 e-mail: aozer42@gmail.com

Yazarın Diğer Yazıları