Türkiye’de ne zaman hükümetin aleyhine bir gelişme olsa muhalefet bundan kendilerine iktidar çıkacağı ümidi ile hemen erken seçim talebinde bulunmakta.
Son günlerde dünyada ve ülkemizde yaşanan iktisadi sıkıntılar sebebi ile muhalefet hep bir ağızdan yine erken seçim türküsü söylüyor.
Türkiye’de ki muhalefet geleneği seçim olsun da gerisi önemli değil, kazanırsak o zaman bakarız modundadır.
İktidara gelirse ne yapacağını hiçbir zaman söylemezler. Bu yüzden de hiçbir zaman inandırıcı olamıyorlar.
Ne tuhaftır ki, anketlere yansıyan neticeye göre vatandaş, muhalefetin ülkeyi mevcut krizden çıkaracağına da inanmıyor. Beklenti yine Recep Tayyip Erdoğan’dan yana.
Muhalefet tek umudu eski Türkiye’ye konusunda yeterli bilgiye sahip olmayan olsa da bizatihi tecrübe etmediği için yeterince farkında olmayan AK Parti iktidarından sonra doğan gençlerde.
Garip ama durum böyle.
İnsanlığın sona geldiği iması için Z kuşağı denilen bu gençler ise ne iktidarı ne de muhalefeti beğeniyor. Ama yine de ibre iktidardan yana.
Orta yaş üstü seçmenin bu CHP ve şürekâsının bu ülkeye vereceği bir şey olmadığını bildikleri için genç seçmene göz dikmiş durumda.
Elbette ki kur ve fiyat artışları alt ve orta kesimim sarsmaktadır.
Ayrıca topluca bir karamsarlığa sürüklüyor.
Muhalefet bunu fırsata çevirmek istiyor. Bu da normaldir. Ama normal olmayan muhalefetin bundan bizi nasıl çıkaracağını söyleyemiyor olmasıdır.
Yaşanan bu sürecin son birkaç haftaya ait olmadığını korona sürecinden tüm dünyaya kasıtlı olarak düşmeleri yanlış ısrar etmelerinin bir neticesi olduğu ortada. Bu hususta ikaz edenlere ne iktidar, ne de muhalefet cenahı kulak asmadı. Muhalefetin asmaması anlaşılabilir de iktidar neden ciddiye almadı asıl soru bu?
Yani dünyada asıl plandemi şimdi başlıyor. Bu ise ekonomik çözük plandemisidir. Önce tıpçılar tuzağa çekildi, onlar da siyaseti tuzağa çekti. Devlet ise millete baskı uyguladı. Millette buna dünden teşneymiş ki el birliği ile bu günleri hazırladık.
Aslında azalan veya kıtlığı söz konusu olan bir şey yok. Hepsi oyunun bir parçası. İstiyorlar ki sistemler çöksün. iPhone’nun derdi ne ki daha pahalıya ürün satmak yerine satışı durduruyor? Pazarı rakipleri kaptırmak da neyin nesi, üstelik yayılan Çin’e? Demek ki bir anlaşma var, emir var.
Faiz meselesine gelirsek, Türkiye bir karar vermeli ki, ya dibe çekmeli, ya da serbest bırakmalı. İki ileri bir geri artır indirmekle ekonomini düzelmediğini gördük, görüyoruz. Yüzde 1 faiz ise yüzde 20’de faiz. İndirecekse indirmeli, toptan yok edecekse artık etmeli. Emin ve kararlı bir adım olmadan olmadığı da ortada.
Bu sebeple millet acil bir çözüm beklemekte bununda bir anca önce hayat geçirilmesinden yana aksi takdirde milleti büyük bir sıkıntılı süreç beklemektedir.
Özellikle bu krizi fırsata çevirip elinde ürün olduğu halde ya yok diyor yâda sınırlı sayıda ürün vererek krizi daha derinleştirmektedir.
Ticaret Bakanlığı’nın bu stokçular hakkında acilen gereken önlemleri alması gerekmektedir.
Bu ahlaksızların milleti daha fazla soymasına müsaade etmemesi gerekmektedir.