Diyarbakır'da PKK'nın dağa kaçırdığı çocukların annelerinin oturma eylemi var.
PKK/HDP’yi sarsan bu eylemi kamuoyu yeterince anlayabilmiş değil.
Aklını AK Parti düşmanlığı ile bozmuş bazı yazarlar ve yorumcular bunun bir devlet operasyonu olduğunu söylemek gibi talihsizlik içinde.
Diyelim ki öyle, ne değişir? Doğru bir işi devlet yapıyorsa buna karşı mı çıkacağız?
Türkiye 40 yıldır PKK terör örgütü ile mücadele ediyor. Bu mücadelede binlerce askerini, polisini ve sivil vatandaşlarını şehid vermiş bir ülkedir.
Türkiye son yıllarda daha kararlı ve sert bir şekilde mücadele ediyor.
Türkiye terör örgütü ile mücadeleyi sadece ülke içinde değil sınır ötesinde Irak ve Suriye’nin kuzeyinde PKK ve uzantısı PYD/YPG ile aralıksız sürdürmektedir.
TSK’nın bu mücadelesi ile bitme noktasına gelen terör örgütü PKK eleman desteği bulamayınca yıllardır yaptığı gibi Güneydoğuda ki Kürt vatandaşlarının evlatlarını kandırarak kendisine eleman desteği sağlamaktadır.
Buna en büyük desteği de PKK’nın şehirdeki kravatlı teröristlerinin oluşturduğu ve adına da sözde siyasi parti dedikleri HDPKK eli ile yapmaktadır.
Kürt Halkı’nın büyük bir kısmı PKK’nın ve onun uzantısı HDP’nin kendilerini temsil etmediğini bildiği için bunlara destek vermedi.
Kürt halkı Müslüman bir halktır. PKK terör örgütü ise Zerdüşt bir örgüttür.
Diyarbakır’da HDPKK’nın il başkanlığının önünde toplanan ve sayısı her geçen gün artan PKK’nın çocuklarını dağa kaçırdığı anneler terör örgütünden çocuklarını geri istiyorlar.
Bu ateşi yakan ilk anne 22 Ağustos’ta oturma eylemi başlatan Hacire annedir. Hacire anne 4 günlük oturma eylemi sonrası oğlu Mehmet’e kavuşmuş buda diğer annelere umut olmuştur.
Her geçen gün büyüyen bu eylem toplumun her kesiminden büyük destek görmektedir.
Ancak!
Her zaman olduğu gibi bu eyleme sessiz kalan eyleme katılan anneleri görmezden gelen hatta eleştirenlerde yok değil.
Bazı muhalefet partileri eyleme katılan annelere destek vermek yerine yine her zamanki gibi Hükümeti ve anneleri suçlama yoluna gitmişlerdir.
Oysa bu kişiler İçişleri Bakanlığı tarafından teröre destek verdikleri gerekçesi ile görevden alınan Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye Başkanları için sosyal medya hesaplarından anında destek paylaşımları yapmışlardır.
HDPKK’lı bu başkanlara destek veren bazı siyasetçi, sanatçı, yazar ve akademisyen nedense evlatları için günlerdir bekleyen anneler için tek kelime etmemektedirler.
Yine aynı kesim Gezi olaylarında 10 ağaç yer değiştiriliyor diye sözde çevrecilik adına vandallık yapıp ülkeyi ateşe atmaktan çekinmeyenler dağa kaçırılan binlerce çocuk için üç maymunu oynamaya devam etmektedirler.
AK Parti’de değişik görevlerde bulunan görevleri bitince muhalif olan bazı isimler görevden alınan HDP’lilere twitter’dan destek verirken annelerin eylemi konusunda hala sessizliği korumuş HDP’ye tek kelime söylememişlerdir.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’da görevden alınan üç HDP’li başkanları ziyaret etmek için Diyarbakır’a kadar giderken evlatları için eylem yapan anneler için tek kelime etmemesi devam eden CHP, HDP ortaklığına zarar vermek istemediğini göstermektedir.
Diyarbakır’da evlatlarının PKK terör örgütünden kurtarmak için eylem yapan annelerin biran önce evlatlarına kavuşmaları için Devlet elinden geleni yapması gerekmektedir.