Ahmet Candan

Doğu Türkistan İmparatoru Osmanlı Şehzadesi - 2

Ahmet Candan

-Japonlar'ın Stratejisi-

Her ne kadar Halifelik kaldırılmış dahi olsa Osmanlı Hanedanı'nın Türkler ve Halifelik makamı sayesinde Müslümanlar arasında büyük otoriteye sahip olduğu bilinen bir gerçekti.

Japonlarda bu etkiyi ve gücü en iyi bilenler arasındaydı. Kurulması planlanan devletin başına Osmanlı Hanedanı'nı getirerek hem Türkistan ve çevresini kontrol altına almış olacak hemde tüm dünya müslümanlarını halifelik sayesinde kendi kontrolleri altına almış olacaktı.

Bu; Japonlar için oldukça büyük bir şeydi. Eğer planları işe yararsa bir taşla birden fazla kuş vurmuş olacaklardı.

-Şehzade Yola Çıkıyor-

Şehzade 1933 yılında Beyruttan vapura binerek yola çıktı. Bombay, Singapur, Shanghai güzergâhıyla 21 Mayıs 1933’de Tokyo’ya varan Şehzade Abdülkerim Efendi bazı Millet Meclisi üyeleri, generaller, amiraller ve Japon Milliyetçi Öğrenciler Grubu’na üye 100-150 kişilik bir heyet tarafından, Banzai yani (Yaşa) sloganlarıyla karşılandı.

Polis koruması eşliğinde bir otele yerleşti.

Japonya'da kaldığı müddette Dünya ve Japon Yerel Basınının gündeminde bu durum vardır. "Şehzadenin yeni kurulacak Türk-İslam Devletinin başına geçmek için Japonya'da bulunduğu"nu yazan gazeteler Şehzade ile röportaj yarışına girmişlerdir.

Yeni Yapon Muhbiri'ne: "Altı aydan beri dünya seyahatine çıktım ve nihayet, Tokyo’ya kadar gelmeye muvaffak oldum. Benim buraya gelmem hakkında, yalan ve asılsız haberler yayanlar oldu. Mesela Moskova’da neşr olunan Pravda gazetesi, bir münasebet ile Japonya’da Pan İslâmizm hareketinin merkezi olduğunu ve Türkistan Çin’ine, hâkim olmak niyetinde olduğum beyan olunmuştur. Bu haberler, kesinlikle yalan ve hepsi asılsız olarak başka türlü maksatlar ile yayılmaktadır. Turan milletlerinden birisi olan Türk milletinden olduğum için, Turancılığa muhabbetim olması tabiidir. Dünya seyahatim esnasında Japonya’ya geldim. Japonya’yı görmek ve Türk şehitleri ziyaretine ve İmparator Meiji ziyaretgâhını ziyaret etmek için geldim. Türkistan Çin’indeki olaylarla kesinlikle hiç bir alakam yoktur" şeklinde açıklama veren Şehzade, takriben 3-3buçuk ayını Japonya da geçirir. Şehzade; Japonların kukla bir devlet ve bu kurulacak olan yeni kukla devletin başına kukla bir yönetici geçirmek istediğini anlayınca gizli bir şekilde Japonya'dan ayrılmaya karar verir.

-Şehzade Türkistan'a Gidiyor-

Japonların niyetini ve amacını anlayan Şehzade bir yolunu bulup Türkistan'a geçti.

Şehzadenin Türkistan'a geldiği haberi dört bir yanda yankılandı. Doğu ve Batı Türkistan'da istiklal rüzgarları esmekteydi.

Türkistan İmparatorluğu kurulacağı başınada 113. İslam halifesi olan 2. Abdülhamid Han'ın torununun geçeceği Türkistan bölgesinde kulaktan kulağa yayılmıştı.

Nihayetinde Türkistana varan Şehzade Abdülkerim etrafında toplanan Uygurlar, yine şehzade önderliğinde silahlanarak mücadeleye başlamış oldu.

Çinliler ile mücadeleye başlayan Uygurlar zaman zaman zafer kazansada Çin orduları adete çekirge sürüsü gibi olduğu için tükenmek bilmiyorlardı.

-Şehzade New York'a-

İşlerin istediği gibi gitmemesi üzerine Şehzade New York'a geçti. Orada bir otele yerleşti. Burada müthiş bir yoksulluk yaşayan Şehzade Abdülkerim Efendi 30 Ağustos 1935 tarihinde odasında vefat etmiş halde bulundu.

Şehzadenin henüz tam olarak aydınlatılamasa da Çin, Rus ya da Japon ajanları tarafından öldürüldüğü düşünülmekte.

-Son-

İşte Istanbul'da başlayan ve New York'ta son bulan Şehzade Abdülkerim Efendi'nin Türkistan İmparatoru olma yolculuğu bu şekildedir.

Sevgi ve saygı ile...

Bana @ahmetcandanx kullanıcı adı ile tüm sosyal mecralardan ulaşabilirsiniz!

Yazarın Diğer Yazıları