TYB Konya'da Enformatik Zır Cehalet konuşuldu
Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi'nin 'Şehre Sözümüz Var' temasıyla düzenlediği konferanslar dizisi dijital platformda eski Milli Eğitim ve Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Nabi Avcı'nın 'Enformatik Zır Cehalet' konulu sunumuyla devam etti.
TYB Konya Şubesi Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Ahmet Akman’ın yönetiminde gerçekleştirilen konferansta “Enformatik Cehalet” adlı kitabının ilk baskısını 30 yıl önce yaptığını ifade eden Avcı, “Bu konu etrafında bugüne kadar pek çok konuşma, sohbet ve tartışma programları yaptık. Bu kitabın çıkış noktası, Rahmetli Hasan Celal Güzel’in Milli Eğitim Bakanlığı döneminde, Avrupa Konseyi Eğitim Bakanları Konferansı’na sunulmak üzere hazırladıkları “Enformasyon Teknolojilerinin Eğitim Sistemlerine Etkileri” başlıklı Türkiye Millî Raporu’dur” dedi.
ŞİFAHÎ KÜLTÜR ve DİNLEME SANATI
Şifahî kültür, yerini hızla elektronik kültüre bıraktı. Bizim kültürümüzde, ‘Aramakla bulunmaz ama bulanlar arayanlardır’ diye bir söz var. Sanal dünyadaki olumlu unsurlar da aramakla bulunmaz ama kuşku yok ki bulanlar da ancak arayanlardır. Eğer siz herhangi bir ön-hazırlığınız olmaksızın sanal dünyaya girer ve aranmaya başlarsanız -ki “aranmak”la “aramak” aynı şey değildir- kaybolursunuz. Ancak bir ön-hazırlığınız varsa, neyi aradığınızı biliyorsanız, aradığınızı nerede bulabileceğiniz konusunda ön bilginiz ve fikriniz varsa yolunuz salim olabilir. Deveyi merkep pazarında aramayacaksın. İnsana makine ve bilgisayar türünden maddi donanımlar lâzım olduğu gibi, bir iç donanıma da ihtiyaç var.Teknolojik donanımların yanı sıra, geleneksel yollarla ve şifahî kültürle de donanmalıyız. Büyüklerin, bilenlerin sohbetlerinde dinlemeyi öğreneceğiz. Dinlemek mühim bir sanattır, bir eğitim işidir” dedi.
SİYASETTEENFORMATİK CEHALET
Mecliste kurulan ve başkanlığını yaptığı ‘Bilişim Teknolojilerine Bağımlılıkla Mücadele Komisyonu’nun çalışmalarını da anlatan Avcı, “Pandemi süreci, bu konudaki bütün uyarı ve düzenleme önerilerini akamete uğrattı. Hazırlanan Eylem Planı’yla özellikle çocukların ve gençlerin açık alanlara, toplum içine çıkmaya ihtiyaçları var. Ancak Pandemi bunu da imkânsızlaştırdı. Enformatik cehalet siyasette de yaygınlaştı. Bu sadece bu çağa ve ülkemize mahsus değil. Yöneten-yönetilen ilişkilerinde her çağda var. Enformatik cehaletin alt bileşenlerinden biri de demagojidir. Bugünkü medya düzeni, reyting dediğimiz değişken de önemli unsurdur. Reyting ve çok seyirci toplamauğruna, kaliteli şeylerin bir kenara bırakılması bunun sonucudur.” diye konuştu.
ŞEYMA BIYIKLI