Teokrasi nedir ve nasıl işler? Teokrasinin tarihsel gelişimi nasıl olmuştur?
Teokrasi, dini otoritenin devlet yönetiminde en yüksek güç olduğu bir yönetim biçimidir. Bu sistemde, din adamları ya da dini liderler, hem dini hem de siyasi kararları belirler.
Teokratik devletlerde, yasalar dini kurallara göre şekillenir ve toplumsal yaşam da bu kurallara göre düzenlenir. Teokrasinin en belirgin örnekleri geçmişte Antik Mısır ve Orta Çağ Avrupa’sında görülmüştür. Günümüzde ise İran gibi bazı ülkelerde teokratik yönetim biçimi uygulanmaktadır.
Teokraside devlet başkanı ya da lider, genellikle dini bir otoriteye dayanarak hüküm sürer ve bu otoriteyi kutsal kitaplar ya da dini öğretiler aracılığıyla meşrulaştırır.
Dini kurallar, anayasa ya da hukuk sistemi üzerinde en yüksek merci olarak kabul edilir ve bu kurallar değiştirilemez. Bu nedenle teokraside, toplumun büyük bir kesimi, dinin belirlediği yaşam tarzını benimsemek zorunda kalır.
TEOKRASİNİN TARİHSEL KÖKENİ
Teokrasinin kökeni, insanlık tarihinin en eski dönemlerine kadar uzanır. İlkçağlarda birçok medeniyet, dini otoriteler tarafından yönetilmiştir.
Antik Mısır’da firavunlar, hem dini hem de dünyevi lider olarak kabul edilmiş ve tanrının yeryüzündeki temsilcileri olarak görülmüştür. Aynı şekilde Orta Çağ'da Avrupa’da Katolik Kilisesi’nin siyasete olan etkisi büyük olmuştur. Papa ve kilise mensupları, devletlerin yönetiminde doğrudan ya da dolaylı olarak etkili olmuşlardır.
GÜNÜMÜZDE TEOKRASİ
Günümüzde teokrasi, birçok ülkede uygulanmasa da İran, Suudi Arabistan gibi ülkelerde hala bu yönetim biçimi hakimdir. Bu ülkelerde devletin yasaları, İslam dininin kurallarına göre düzenlenmiştir ve din adamları, en üst siyasi otorite olarak kabul edilmektedir.