Temsili Nasreddin Hoca Behzat Uygur göle maya çaldı
62. Uluslararası Nasreddin Hoca Şenliği düzenlenen etkinliklerle başladı.
Temsili Nasreddin Hoca Behzat Uygur, doğa ile ilgili mesaj vererek, "Biz doğayı seversek doğa da bizi sever. Bu müsilaj belasından da kurtulmak için mayayı tüm dualarımla birlikte göle çalıyorum" dedi.
Bu yıl 62'incisi düzenlenen şenlik, temsili Nasreddin Hoca Behzat Uygur'un protokol tarafından programa davet edilmesiyle başladı.
Nasreddin Hoca Arkeoloji ve Etnografya Müzesi'nden çıkan temsili Nasreddin Hoca, eşeğine ters binerek kortej eşliğinde Nasreddin Hoca Meydanı'na yürüdü. Hoca, heybesinden maske ve dezenfektan dağıttı. Daha sonra Yeniköy Mahallesi'ndeki bir çiftlikte bulunan gölete maya çalma merasimi yapıldı.
İlk olarak yoğurt mayalayan temsili Nasreddin Hoca Behzat Uygur, "Buraya gelirken gördük güzel gölümüzde artık su seviyesi bayağı aşağıya inmiş, kurumaya başlamış. Bizim o güzel kirazımızın lezzeti o güzel gölden geliyor. O yüzden mayayı atarken en büyük dualarım; çevre diyorum, doğa diyorum, doğa bilinci diyorum. Biz doğayı seversek doğa da bizi sever. Bu müsilaj belasından da kurtulmak için mayayı tüm dualarımla birlikte göle çalıyorum" ifadelerini kullandı.
Temsili hocanın ardından protokol mensupları da yoğurt mayaladı.
Şenlik açılış töreni Nasreddin Hoca Meydanı'nda yapıldı
Nasreddin Hoca Meydanı'nda düzenlenen şenlik açılış programında konuşan Akşehir Belediye Başkanı Salih Akkaya, Nasreddin Hoca'yı rahmet ve minnetle anarak konuşmasına başladı. Başkan Akkaya, "Geçen yıl, Covid 19 salgını gölgesinde yaptığımız, şenlik programımızı, bu yıl kademeli normalleşme sürecinde, daha geniş kapsamlı yapıyoruz. Hikmet ve nükte, Anadolu'da günlük hayata doğrudan anlam ve haz katan iki kaynaktır. Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bektaşi Veli Hazretleri gibi hayatın görünmeyen tarafındaki, gerçeği yakalayıp sunmaya çalışanlarla, günlük hayatta olup bitenlerdeki nükteleri, kalıcı hale getiren Nasreddin Hoca ve benzeri kişilikler, insanları hayatın neşeli ve sevimli yüzüyle buluşturmuşlardır. Hazreti Mevlana, mesnevisiyle hoşgörüyü, Yunus Emre şiirleriyle sevgiyi, Nasreddin Hocamız da, nükteli fıkraları ile iyiliği güzelliği, doğruluğu vb. değerleri topluma aşılamışlardır. Dolayısıyla aynı misyonu üstlenmişlerdir. Bu yüzdendir ki, bu değerlerimiz, varlıklarını ve izlerini hala devam ettirmektedirler. Hoca Nasreddin gibi, dünyaca değerli bir şahsiyetin, yüzyıllar sonrası bile hatırlanabilmesi; hayat felsefesinin ve yaşam tarzının gelecek nesillere aktarılması, torunları olarak bizler için, büyük bir görev ve onurdur" şeklinde konuştu.
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay ise, bugünün farklı bir gün olduğunu belirterek, "Nasreddin Hocamızı rahmetle, minnetle, şükranla yad ediyoruz. İnşallah pandemi etkisinden sonra gelecek yıllardan itibaren çok daha coşkulu kutlamaları Akşehir Belediyemizle birlikte yapmayı planlıyoruz" dedi.
Konya Valisi Vahdettin Özkan da dünyanın ortasının Akşehir olduğunu kaydederek, "Akşehir'in dünyanın ortası olması tabii ki sadece fiziksel olarak değil, aslında kastedilen manevi merkez olmasıdır. Manevi merkez demek ilmin, irfanın cereyan ettiği merkez demektir. İnsanlığın, hoşgörünün olduğu merkez demektir. Böyle manevi bir merkezde evlat olmak, burada ikamet etmek ayrı bir ayrıcalıktır" şeklinde konuştu.
AK Parti Konya Milletvekilleri Orhan Erdem ve Ahmet Sorgun ile MHP Konya Milletvekili Esin Kara da şenliklerde emeği geçen herkese teşekkürlerini iletti.
Törende son olarak kürsüye gelen temsili Nasreddin Hoca Behzat Uygur, konuşmasından önce çömezlerini çağırarak protokol mensuplarından heybesine para toplattı. Uygur, "Parayı aldım, parayı alırsam beni daha dikkatli dinlersiniz diye. İkinci neden de şu: insanın cebinde para olduğu zaman bir başka konuşuyor. Ama ben bu parayı almayacağım, geri de vermeyeceğim. Cezaevine bir kütüphane yapılıyormuş. Bütün bu topladığımız parayla o cezaevindeki mahkumların kitapları temin edilecek. Onlar da Nasreddin Hoca'ya yakışır bir şekilde kendilerini eğitecekler" diye konuştu.
Temsili hoca Behzat Uygur, Anadolu'nun en buhranlı yıllarından beri hep iyimserliği aşılamaya, güzelliği aşılamayı çalıştığını söyleyerek, "Dünyanın ortasından benim hikayelerim fıkralarım dilden dile yayılıyor. Bütün ülkelerde benim fıkralarım anlatılıyor. Ne mutlu bana. Hatta dünyaca ünlü insanlar bile zamanında, İngiltere Başbakanı, Amerikan Başkanı diplomatik toplantılarda benim fıkralarımı anlatarak başarı kazanmışlar. Düşenebiliyor musunuz? Benim sayemde. Dünyanın en büyük mizah ustası Charlie Chaplin bir radyo programında benim fıkralarımı anlatmış. Çok güzel şeyler bunlar. Dünyanın en ünlü filozoflarından Goethe bile eserlerinde benim fıkralarıma yer vermiş. Ne mutlu bana ki sizler de hala benim fıkralarımı yaşatıyorsunuz. Arada bir görüyorum ben, çağdaşlarım Hazreti Mevlana, Yunus Emre olmasaydı acaba sizler o Twitter'de, Instagram'da, Facebook'ta ne paylaşacaktınız merak ediyorum. Hala benim sözlerim yazılıyor. Yunus Emre'nin, Hazreti Mevlana'nın sözleri yazılıyor. Güzel, paylaşın. Buna da bir itirazım yok da, yalnız bir şeye itirazım var; arada bana ait olmayan hikayeleri, fıkraları, sözleri Nasreddin Hoca'nın ağızındanmış gibi yazmayın. Geçen gün yazmış birisi "Damlaya damlaya göl olur" altında Nasreddin Hoca. Vallahi söz bana ait değil. Kim demişse güzel demiş" ifadelerini kullandı.
"Doğayı sevelim ki doğa da bizi sevsin"
Akşehir Gölü'nün kuruduğuna değinen temsili Nasreddin Hoca, "Bugün gölümüze bakıyorum da su seviyesi bayağı aşağılara inmiş. Kuraklık başlamış. İleride damlaya damlaya da göl olmaz o yüzden doğaya dikkat edelim. Doğayı sevelim ki doğa da bizi sevsin. O güzel kirazımız, o gölden alıyor bütün lezzetini, tadını. Aman doğaya sahip çıkalım. Onlar bizim yarınlarımız. Bindiğimiz dalı kesmeyelim. Bu yılın 2 mesajı vardı. Bir, çevre bilinci. İkincisi hoşgörü, mizah dedik. Mizahla, hoşgörüyle bakarsak, empati yaparsak dünyadaki savaşlar azalır. Birlik, beraberlik daha da yukarıya çıkar. O yüzden Akşehir'den dünyanın ortasından bu mizah, hoşgörü yayılmaya devam etsin. Dünya da daha güzel bir dünya olsun" dedi.
Behzat Uygur'a Vali Vahdettin Özkan tarafından "Altın Eşek Ödülü" verildi. Tören hatıra fotoğrafı çekimi ile sona erdi.