TBMM'de kabul edildi: Türkiye'den Küba'ya gemi ihracatının önü açılıyor
Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, 'Küba mevzuatına göre ülkemizden gemi almalarına dayanak oluşturacak bir metin gerekiyor, denizcilik anlaşması bu yasal zemini sağlamış olacak.' dedi.
TBMM Dışişleri Komisyonunun son toplantısında, Türkiye ile Küba Arasında Denizcilik Anlaşmasının Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi kabul edildi.
Komisyonda, milletvekillerine bilgi veren Dışişleri Bakan Yardımcısı Kıran, yaklaşık 20 yıl önce başlatılan stratejik açılım politikasının, Latin Amerika ve Karayipler ile dostane ilişkilerin geliştirilmesi için önemli bir çerçeve sunduğunu söyledi. Afrika'da olduğu gibi Latin Amerika'da da bu açılımın olumlu sonuçlarının, diplomatik mevcudiyetten siyasi ilişkilere, karşılıklı ziyaretlerden ekonomik ve ticari bağlara kadar her alanda gördüklerini dile getiren Kıran, Türkiye'nin 2000'li yılların başında bölgede 6 büyükelçiliği varken bugün 17 büyükelçiliğinin faaliyet gösterdiğini belirtti.
Bu ülkelerin Ankara'daki büyükelçilik sayısının ise 16'ya yükseldiğini ifade eden Kıran, "Son 20 yılda bölgeyle ticaret hacmimizin 15 kat artarak 15 milyar dolara ulaşması da artan iş birliğimizin en somut göstergesi. Bölge ülkeleriyle güçlenen ilişkilerimize eş zamanlı olarak Küba ile iş birliğimizi çeşitlendirmek ve her alanda geliştirmek için de adımlar atıyoruz." diye konuştu.
"KÜBA'YA ŞU ANDA NET İHRACATÇI KONUMUNDAYIZ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 2015'te, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun 2019'da Küba'yı ziyaret ettiğini hatırlatan Kıran, "Diplomatik ilişkilerimizin 70'inci yıl dönümünü kutladığımız bu sene içinde Küba Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanının da ülkemizi ziyaretleri planlanıyor." dedi.
Kıran, 11-13 Mart'ta düzenlenen ikinci Antalya Diplomasi Forumu'na Küba'dan Dışişleri Bakan Yardımcısı düzeyinde katılım olduğunu ve ziyaret sırasında Dışişleri Komisyonu Başkanı Akif Çağatay Kılıç'ın kendisini kabul ettiğini anımsattı.
Artan temasların da katkısıyla Küba ile siyasi ilişkilerin iyi seviyede ilerlediğini vurgulayan Kıran, "Henüz istediğimiz düzeye gelmemiş olsa da bu ülkeyle ekonomik ilişkilerimizin sahip olduğu potansiyeli daha etkin kullanma imkanlarını birlikte değerlendiriyoruz. Küba'ya şu anda net ihracatçı konumundayız. Geçen yıl 28 milyon dolarlık ihracat yaptık. Salgının etkilerinin azalmasıyla birlikte yaklaşık 40 milyon dolar civarında olan ikili ticaret hacmimizi ileriye taşımayı hedefliyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Türk Hava Yollarının (THY) doğrudan uçuşlarının da ticaret ve ekonomi dahil ilişkilerin tüm boyutlarıyla ilerletilmesi için önem taşıdığını belirten Kıran, THY'nin Havana'ya sefer sayısının nisan ayı itibarıyla haftada 2'den 3'e çıktığına işaret etti. Kıran, TİKA'nın, Meksika'daki bölge ofisleriyle Küba'ya yönelik kalkınma yardımlarını da sürdürdüğünü bildirdi.
"KÜBA ÜLKEMİZDE İNŞA EDİLEN GEMİLERE İLGİ DUYUYOR"
Küba ile denizcilik alanında iş birliğinin geliştirilmesinin, genel olarak ekonomik ve ticari ilişkilerin ilerletilmesine katkı sağlayacağını söyleyen Kıran, "Bu imkandan yararlanmak ve Küba ile denizcilik ilişkilerimizi düzenlemek için denizcilik anlaşmasını 12 Kasım 2020'de imzaladık. Anlaşma ile denizcilik alanında iş birliğimizi karşılıklı yarar temelinde geliştirmeyi amaçlıyoruz. Denizcilik sektörümüze Küba'daki yatırımları için sağlam bir hukuki zemin sağlamış olacağız." ifadelerini kullandı.
Küba'nın Havana Limanı'nda kruvaziyer liman işletmeciliği ihalesini 2018'de bir Türk yatırımcının kazandığını hatırlatan Kıran, şunları kaydetti:
"Liman inşası ve işletmesi konularında iş birliğini de içeren bu anlaşma ile denizcilik sektöründeki yatırımlara hız kazandıracak bir çerçeve ortaya koyacağız. Diğer taraftan Küba ülkemizde inşa edilen gemilere, özelikle de römorkörlere ilgi duyuyor hatta bu konuda bazı tersanelerimizle de iletişim halindeler. Küba mevzuatına göre ülkemizden gemi almalarına dayanak oluşturacak bir metin gerekiyor, denizcilik anlaşması bu yasal zemini sağlamış olacak. Anlaşmanın yürürlüğe girmesiyle Küba'ya gemi ihracatımızın da önünü açmış olacağız. Gemi adamı belgeleri karşılıklı tanınacak. Gemi adamları, anlaşmada öngörülen çerçevede vizesiz giriş veya transit geçiş hakkına sahip olacak, karşılıklı olarak limanlarda idari, gümrük ve sağlık işlemleri kolaylaşacak. Bu durum, gemi işleten ithalatçı ve ihracatçı firmalarımızın maliyetlerini azaltarak ikili deniz taşımacılığını ve ticaretini hızlandırmış olacak. Deniz ve kıyı çevresinin korunması konusunda da teşvik edici adımlar atacağız."