Oğlu öldürülen babaya ceza şoku: 'Böyle bir karar olabilir mi ya?'
Konya'da oğlu 7 kurşunla cinayete kurban giden baba Bircan Yıldız, yaşanan cinayet olayından 6 ay önce R.D.'yi darp ettiği gerekçesiyle bin 500 TL para cezasına çarptırıldı. Karara sitem eden baba Yıldız, 'Sen benim mekânımı gasp edeceksin, saldıracaksın, ben armut toplayacağım, hiçbir şey yapmayacağım, benim oğlumu öldür diyeceğim öyle mi? Böyle bir karar olabilir mi ya?' dedi.
Geçtiğimiz yıl oğlu R.D. isimli şahıs tarafından çalıştığı işyeri önünde öldürülen baba Bircan Yıldız, yaşanan cinayetten 6 ay önce zanlı R.D.’yi darp ettiği gerekçesiyle 'basit yaralama' suçundan 75 gün karşılığı bin 500 TL adli para cezasına çarptırıldı. Aldığı ceza sonrası şoka uğrayan Yıldız, “Sen benim mekânımı gasp edeceksin, saldıracaksın, ben armut toplayacağım, hiçbir şey yapmayacağım, benim oğlumu öldür diyeceğim öyle mi? Böyle bir karar olabilir mi ya?” diyerek sitem etti.
‘ONUN CEZA ALMASI GEREKİRKEN BENİM CEZA ALMAMA ANLAM VEREMEDİM’
Saldırı eyleminde bulunan kişinin R.D. olduğu ancak cezayı kendisinin aldığını ifade eden Bircan Yıldız, verilen kararın mantığa sığmadığını belirtti. Baba Yıldız, yaşadığı olayı şu sözlerle özetledi: “Bu arkadaş benim dükkânıma gelmişti. Mehmet ile iki konuşma yapıyor, içeriye girip, çıkıyordu. Karşıdan Mehmet, ‘baba’ diye bağırınca ben
mecbur içeriye girdim. O esnada dışarıdan iki kişi girdi. Sonra R.D.yi dışarıya attılar. Tabii ben de o esnada içeriye giremediğim için dışarıya çıkınca R.D.’yi itekleyerek dışarıya doğru kakaladım.
Ama ileride ona araba çarptı. Bu kişi benim dükkanıma gelip canıma kast etmesine rağmen ben ceza alıyorum. Benim mantığıma, fikrime uymayan bir şey bu. Ben o kişinin ne mekânına uğradım, ne evine uğradım, ne çalıştığı
yere, ne de bir yerlerine gittim. Ben bir yere uğramadığım halde, onun ceza alması gerekirken benim ceza almamdaki yegâne sebebi anlayamadım.”
‘BÖYLE BİR KARAR OLABİLİR Mİ YA?’
Sözlerini devam ettiren Yıldız, “Kararı duyduğumda tüylerim diken diken oldu resmen. Bu karar mantığıma sığmadı. Benim mekânıma bu insan saldırıyor, ama cezayı ben alıyorum. Bu kişi benim oğluma bıçakla saldıracak,
ben bir şey yapmayacağım. Yapmamama rağmen, ceza alıyorum. Bir de benim mekânıma saldırıyor. Bu haneye tecavüz bana göre. Sen benim mekânımı gasp edeceksin, saldıracaksın,
ben armut toplayacağım, hiçbir şey yapmayacağım, benim oğlumu öldür diyeceğim öyle mi? Böyle bir karar olabilir mi ya?” diye konuştu.
“TEHDİT EDİLEN AİLEYİ DEVLETİN POLİSİ KORUYAMIYOR VE MAALESEF Kİ, MAHKEMELERİ DE ADALETİ SAĞLAYAMIYOR”
Kararla ilgili açıklama yapan Avukat İbrahim Cihat Tanrıkulu, oğlunu korumaya çalışan babanın bu suçtan dolayı ceza almasını kabul edilemez bulduğunu vurguladı. Tanrıkulu, “Cinayet olayından 6 ay önce, bu tabii olaylardan bir tanesi, sanık yine baba ve oğula bir saldırı girişiminde bulunuyor.
Müvekkil baba tüm bu olaylar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuyor. Oğlunu korumak isterken gelen şahsa müdahalede bulunan baba hakkında yaralama suçundan dolayı adli para cezası verilerek bu cezanın hükmünün açıklanması erteleniyor. Yani hiçbir babanın hele ki ölüm tehdidi altında olan çocuğunu korumaması
beklenemez iken kendi iş yerlerinde oğlunu korumaya çalışan babanın bu suçtan dolayı ceza alması kabul edilemez görünmektedir. Bu konuya ilişkin olarak biz itirazımızı Konya Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde sunduk.
Maalesef ki, her saldırı girişiminden dolayı ihbarda bulunan, öldürülmekle tehdit edilen aileyi devletin polisi koruyamıyor ve maalesef ki, mahkemeleri de adaleti sağlayamıyor.” şeklinde konuştu.
NE OLMUŞTU?
Konya’nın Selçuklu ilçesi Fatih Mahallesi Meydani Ahmetbey sokaktaki bir oto tamir dükkanında geçtiğimiz yılın Aralık ayında yaşanan olayda, R.D., isimli şahıs, aralarında önceden husumet bulunan Mehmet Yıldız’ı 7 kurşunla öldürmüştü. Olay sonrası tutuklanan R.D.’ye 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan
ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. Konya 8’inci Ağır Ceza Mahkemesince yargılanan R.D.’ye tasarlayarak kasten öldürme suçundan 'haksız tahrik' ve 'iyi hal' indirimi uygulanıp, 19 yıl 2 ay hapis cezası verilmişti.