Nacar'dan anayasaya 'yamalı bohça' benzetmesi!
Millet Partisi Genel Başkanı Cuma Nacar Konya'da gazetecilerle buluştu. Nacar'ın basın açıklaması sırasında değiştirilmesi gerektiğini savunduğu Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na yaptığı 'yamalı bohça' benzetmesi dikkat çekti.
31 Mart yerel seçimleri yaklaşırken partiler seçim çalışmalarını hızlandırıyor. Bu partilerden biri olan Millet Partisi Genel Başkanı Cuma Nacar ve beraberindeki heyet Konya’da çeşitli ziyaretlerde bulundu. Nacar, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Konya Şubesi’nde gazeteciler ile bir araya geldi. Cuma Nacar basın açıklamasında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
YAMALI BOHÇAYA DÖNEN BU ANAYASANIN DEĞİŞMESİ ŞART
Cuma Nacar, Türkiye Cumhuriyeti Anayasa’nın 1982 yılında kabul edildiği ve 12 Eylül askeri darbesinin ürünü olduğunu söyleyerek değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Nacar, “Bugüne kadar anayasayı 22 kere değiştirenler, esaslı değişik yapmaktan kaçınmış, kendi işlerine gelecek maddelerde değişiklik yapmışlardır. Yamalı bohçaya dönen bu anayasanın muhakkak surette değiştirilmesi ve Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden bir an evvel vazgeçmesi Türkiye’nin tekrar ıslah edilmiş parlamenter sistemine geçmesinin temini için anayasada ciddi değişiklerin yapılması kaçınılmazdır.” şeklinde konuştu.
Millet Partisi Genel Başkanı Cuma Nacar, basın toplantısına İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik katliamları hakkında konuştu. Nacar, İsrail’in saldırılarının korkunç boyutlara ulaştığını belirterek, “Dünyadaki bütün insanların soykırımın durdurulması için ayağa kalktığı ülkelerin yöneticileri bu duruma sessiz kaldılar.
TÜRKİYE’Yİ YÖNETENLER NEREDELER?
Ne yazık ki böyle bir zamanda bütün Arap ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’den de güçlü bir sesin çıkmadığına şahit oluyoruz. Öyle ki ırkçı Netenyahu, ‘Arap liderlerine sesleniyorum. Sesinizi kesin oturun. Aksi halde oturduğunuz yerde koltuklarda oturamazsınız.’ diye tehdit ettiğinde de bunların sesi çıkmadı. Türkiye’yi yönetenler ise hamasi nutuklarla bir yere varabileceklerini zannediyorlar, tabiri caizse vatandaşlarımızın bu haykırışına sadece onları tatmin etmek için sözde bir açıklamalarla yetinmektedirler. Soykırımın durdurulması için etkili ve yeterli adımları atmamaktadırlar. Öyle ki bu soykırım için Lahey Adalet Divanı’na başvuran ülkelerden birisi Türkiye değil maalesef, Güney Afrika Cumhuriyeti. Peki Türkiye’yi yönetenler neredeler? Niçin ırkçı Netenyahu hükümeti aleyhine, Lahey Adalet divanına başvuruda bulunmuyorlar. Peki başvuruda bulunmadınız, niçin Lahey Adalet Divanı statüsünde başvurucu ülkenin yanında davaya katılma hakları bulunmasına rağmen, Türkiye niçin açıkça Güney Afrika Cumhuriyeti’nin başvurusunun yanında yer almadı. Almanya’ya bakıyoruz İsrail’in yanında durdu. Türkiye niçin Güney Afrika Cumhuriyeti’nin yanında yer almadı. Dolayısıyla biz bu nutukları ciddi, samimi, tutarlı ve vicdani olduğu kanaatinde değiliz.” dedi.
