- Haberler
- Konya
- Mevlana'yı tanıdıktan sonra Müslüman olarak ölen 'Eva de Vitray Meyerovitch'in hikayesi anlatıldı
Mevlana'yı tanıdıktan sonra Müslüman olarak ölen 'Eva de Vitray Meyerovitch'in hikayesi anlatıldı
Konya'da dün başlayan Hz. Mevlana 748. Uluslararası Vuslat Yıldönümü Anma Törenleri, Konya ve ilçelerinde düzenlenen çeşitli etkinliklerle sürüyor.
Konya'da dün başlayan Hz. Mevlana 748. Uluslararası Vuslat Yıldönümü Anma Törenleri, Konya ve ilçelerinde düzenlenen çeşitli etkinliklerle sürüyor.
Mevlana'yı sağlığında tanıdıktan sonra Müslüman olup ölen Fransız araştırmacı "Eva de Vitray Meyerovitch"in hüzünlü, bir o kadar da ilginç hikayesi, Selçuk Üniversitesi (SÜ) Beyşehir Ali Akkanat Turizm Fakültesi'nde düzenlenen bir söyleşide işlendi.
Ali Akkanat Turizm Fakültesi Dekanlığı tarafından fakülte konferans salonunda düzenlenen etkinliğe konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Abdullah Öztürk, yakından tanıdığı Fransız vatandaşı merhum Eva De Vitray Meyerovitch'in başta Mesnevi olmak üzere Mevlana'nın tüm eserlerini Fransızca'ya çevirdiğini söyledi.
Günümüzde Eva De Vitray Meyerovitch'in sağlığında yaptığı çalışmaları kaynak tutarak pek çok Fransız öğrencinin üniversitelerde Hz. Mevlana konulu master ve doktora çalışmasını yürüttüklerini belirten Abdullah Öztürk, kendisinin ölünce Konya'da defnedilme isteğini anlattı:
"Bana diyordu ki, 'ben Konya'ya gömülmek istiyorum.' Konya'da gömülmek istiyorsun ama yani nasıl olacak bu? Vasiyet eder, Konya’da gömülür diye düşündüm. Ölümünden yıllar sonra bir öğrendim ki, vefatından sonra defninde 9 yılı bitiyor, onuncu yılında ise mezarlık ücreti ödenmezse ortak çukur denilen bir yere kemikleri sökülerek atılacakmış. Ağlayarak Paris'e gittim. Oğlu ilk ücreti ödemiş ama ikinci on yıl sonra da tekrar bu ücretin ödenmesi lazım. Paralı mezar. Oğlu ilk parasını ödemiş ama bundan sonra ödemeyecek, ilgilendikleri de yok zaten. İslam'la anılmış olmasından da çekiniyorlar. Paris'e gittim ve gece mezarında ağladım, Yasin-i Şerif okudum. 'Yarabbi sen bize yardım et, sen yolumuzu açarsın dedim', kaldırdım elimi, eğer bu kadın samimi idi ise, aç önümüzü ver bir çaresini' diye dua ettim."
Daha sonra Meyerovitch'in kabrinin Konya'ya taşınma sürecini anlatan Öztürk sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sonrasında büyük oğlunu iknanın ardından avukat olan küçük oğluna da, 'Annenin bir vasiyeti vardı dedim, belgelerini gönderdim. Dedim ki, 'senin evlat olarak değil, bir avukat olarak ölen bir kişinin vasiyeti yerine getirilmesi için senden avukat olarak annenin lehine avukatlık yapmanı istiyorum. İki dudağın arasında çıkacak kelime evet ya da hayırla, annenizin kimsesizler çukuruna mı atılmasını, yoksa sevdiği şehir olan Konya'da gömülmesini mi tercih edersin, 'takdir sizin' dedim. O da annesinin mezarının Konya'ya nakline izin verdi. Sonrasında Meyerovitch'in (Havva Hanım'ın) mezarını Konya'ya naklettik."
Söyleşi sırasında Profesör Öztürk katılımcılara Eva De Vitray Meyerovitch'in hayatta iken çekilen videolarını salondaki katılımcılara izlettirdi.
Programın ardından Fakülte Dekanı Prof. Dr. Abdullah Karaman, konuk Öztürk'e günün anısına bir teşekkür belgesi verdi.