Kurban Bayramından önce LGS sonuçları açıklandı.  Sırada YKS var…

Sırada öncelikle tercihler var. İşte LGS tercihlerinde ve açıklanacak YKS Sonuçlarına göre meslek seçiminde dikkat edilmesi gerekenler...

Sayın Yılmaz Taşçı: 04 Temmuz 2022-08 Ağustos 2022 tarihleri arasında LGS velileri ve öğrencilerini bekleyen zorlu bir süreç var. Bayramda bile bu önemli konu, İlgili kişilerin zihinlerini meşgul edecek diyebiliriz. Özellikle puanla öğrenci alan nitelikli okulların seçimi ile birlikte öğrencilere ve velilere farklı imkanlar sunan Özel Lise Tercihleri konusunu da yakından ilgilendiren bu süreçle ilgili neler söylemek istersiniz?

Yılmaz TAŞCI: LGS sonuçlarının, raporların açıklanmasıyla birlikte birçok öğrencimizin; geçen yıla göre puanların tek başına yeterli olmayacağı, yüzdelik dilimlerin bile soru işaretleri doğurduğu bir ortamda umduğu okullara yerleşememe durumuyla karşılaşacakları görülüyor. Hangi okula gideceğim/gitmeliyim? Özel okul tercihinde ne yapmalıyım? Sorularına cevap arayan veli ve öğrencilerimiz var.

Öncelikle sonuçlar ne olursa olsun, tüm öğrencilerimiz bu ülke için bir değer olduğunu bilsinler. Sınavların bir son değil yeni bir başlangıç olduğunu akıllarından çıkarmasınlar.  Her yıl olduğu gibi tüm sınavlarda üzülenler de var, sevinenler de…

Her bir öğrencimiz bu ülkenin kaderini belirleyecek ve yön verecek bireyler olduklarını hiçbir zaman unutmasınlar. Seçecekleri, mutlu olacakları ve sorumluluklarını yerine getirecekleri iyi bir lise aynı zamanda iyi bir üniversite ye de kapıları açacaktır. Bu durum sadece kendileri için değil, bu ülke içinde büyük önem arz ediyor.

Sayın Taşçı: LGS Sonuçları ve eğitime yansımaları hakkında ne düşünüyorsunuz?

-Yılmaz TAŞCI: İsterseniz bu konuyu bir tablo üzerinde geçen yıl yayınlanan rapordaki bazı verilerle karşılaştıralım.

MEB LGS DEĞERLENDİRME RAPORLARINDAN BAZI VERİLER

TÜRKİYE LGS ORTALAMALARI

Bu sayısal ifadeler bizlere çok şey anlatıyor/anlatmalı.

-Adrese dayalı yerleştirme sisteminin en önemli hedefi sınava girecek öğrenci sayılarını azaltmaktı. Bu durumda hedeflenen başarıya halen ulaşılamadığı görülmektedir.

-Öğrencilerimizde ülke genelinde temel okuma ve sayısal alanlarda istenen ve beklenen performansın yakalanamadığı gözleniyor.

-İlkokuldan başlayan yabancı dil eğitiminin eksiklikleri  olduğu söylenebilir.

Bundan şu sonuç çıkar. Temel eğitim güçlendirmek zorundayız.

-Kız çocukları erkelere göre daha başarılı görülüyor.(Matematik hariç)

Anne baba eğitim düzeyinin öğrenci başarısı üzerindeki etkisi dikkat çekici. İlkokul mezunu ailelerin çocuklarının puan ortalaması 259 iken lisansüstü olan ailelerin çocuklarının puan ortalaması 385 olduğu görüldü. Arasında 126 puanlık fark var.

-Çocukların ailelerinden taşıdıkları sosyal ve kültürel sermaye eğitimdeki başarıları büyük ölçüde etkiliyor.

Merkezi-ulusal-uluslararası sınavlarda da gözlenen durum fırsat eşitsizliği hakkında da yorum yapma şansı veriyor. 48 ilden 193 LGS şampiyonu var.

Okul başarı puanı ve sınav başarı puanı arasında doğru orantı var.

MEB tarafından yapılan raporlamalarda önemli ayrıntı-sistemin yapısal sorunları üzerinde halen mesai harcanması gerektiğini gösteriyor.

-Temel eğitim zayıflığı-Fırsat eşitsizliğinin artması-Okullar ve bölgeler arası farklılık…

-2021 Verilerine göre Öğrencilerden 15 milyon 194 bin 574'i resmi, 1 milyon 310 bin 605'i özel ve 1 milyon 580 bin 764'ü ise açık öğretim kurumlarında okuyan Toplamda 19 milyona yakın öğrenciye sahip ülkemizde bu sorunların kısa sürede tamamen ortadan kalkması düşünülemez. Bakanlığımız çok güzel çalışmalar yapmakta, programlar geliştirmekte.

Ne yapılmalı denilirse;

-Okullar olarak bizlerde üzerimize düşenleri yapmalı, bu raporları doğru okumalıyız. Tüm paydaşlar sorumluluk bilinciyle hareket etmeli.

-Temel eğitim güçlendirilmek ve daha çok önem vermek zorundayız.

-Öğrencilerimiz daha sık aralıklar la izleme değerlendirmeye alınmalı, farklı ölçme değerlendirme teknikleri ile çok yönlü tanımaya çalışmalıyız.

-Yabancı dil eğitimi yeniden ele alınmalı güçlendirilmeli-OYKA tekniğinin çok ötesinde öneriler geliştirilmeli.

-Kız çocuklarının desteklenmesi olumlu yansımaya devam ediyor. Devam ettirilmeli.

-Öğrenci ve velilerin merkezi sınava ilişkin beklentileri sorgulanmalı, doğru yönlendirmeler yapılmalı.

-Meslek liselerinin takdire şayan çalışmalarına da şahit olduğumuz dönemler oldu.

-Herkese en iyi eğitimi vermek zorundayız. Kaybedecek hiçbir çocuğumuz yok. Her çocuğun başarılı olacağı bir alan muhakkak vardır. Bulunmalı.

-Burada önemli olan doğru tespitler yapmak ve lise seçerken dikkatli olmak.

-Liseye atılan adımlar Üniversite hayatlarını/kariyerlerini belirleyecek etken faktörlerden. ------İnsan mektebi olan okullar öncelemeli. Karnenin sadece sol tarafını değil, sağ tarafını da önemseyen okullar tercih edilmeli.

Sayın TAŞCI: Özel Okullar da kayıt süreci hakkında-resmi okullarda tercih süreciyle ilgili ne söylersiniz?

-Özel okullarda kayıtlar 30 Haziran 2022 itibariyle başladı. (30 Haziran-20 Temmuz 2022)

-Resmi liselerde tercihler 04-20 Temmuz 2022 tarihleri arasında olacak.

-Kazanalar listesi 25 Temmuz 2022 de açıklanacak.

-25-29 Temmuz 2022tarihlerinde 1. Nakil işlemleri, 01-05 ağustos 2022 tarihlerinde 2. Nakil işlemleri gerçekleşecek.

-08 ağustosta 2. Nakil sonuçları da açıklanacak.

Yerel yerleştirme 5 okul-merkezi puanla 10 okul-pansiyonlu 5 okul tercih edilebilecek.

Sayın Taşçı: Öğrencileri tercihlerde bekleyen zorluklar nelerdir?

Sayısal veriler incelendiğinde

Yüksek puanlarda ciddi yığılmalar gözleniyor. Öğrencilerin %9,93 ‘ü 400-500 puan arasında yer alıyor.

200-300 puan %56,04 birikim var.

Sınava giren öğrenci sayısı çok ancak artsa da kontenjanlar yetersiz.

Sayın Taşçı: Özel Okul olarak sizi tercih sebebi nedir?  Ya da veliler özel okul tercihinde nelere dikkat etmeliler? Tercih eden öğrencilere burs imkânı sunuyor musunuz? Özel Başak Eğitim Kurumu olarak öğrenci başarısına bakışınız ve bu konudaki değerlendirmeleriniz nelerdir?

Özel Başak Eğitimcileri olarak her öğrencinin başarılı olacağı bir alanın mutlaka var olduğuna inanıyoruz. Her öğrencimizin öğrenmek isteyeceğini, başarısız olmayı kimsenin istemediğini ve başarısızlıklarla başa çıkılabileceğini düşünüyor ve telkinde bulunuyoruz.

Kullandığımız nitelikli yayınlar ve öğretmenlerimizin yapmış oldukları özverili çalışmalar, Veli-Okul-Öğrenci işbirliğimizle başarıyı yakalayan bir kurum olduğumuzu düşünüyorum.

Bütün Programlarımızda örtük/açık, öğrencilerimizi ihtiyaçları ilgileri ve yetenekleri doğrultusunda programlar geliştirmeye çalışıyoruz. Onların sosyal becerilerini ve birbirlerine karşı sorumluluk duygularını yükseltmeye çalışmak önceliklerimiz arasında yer almaktadır.

Öğrencilerimize Zihinsel-Duygusal-Davranışsal Yetkinlikler kazandıracak şekilde uygulamalara yer veren bir okuluz.

Bir okuldaki eğitim kalitesi, eğitim ortamlarının kalitesi ile yakından ilgilidir. Eğitim ortamının kalitesini etkileyen faktörlerden biri de o okuldaki iklimdir. Sağlıklı bir okul iklimimiz olduğuna inanıyorum.

Beslenme Dostu, e-tvwinning kalite etiketine sahip, belli bir geleneği olan okuluz.

Bir okul öğrenci mezun etmekten başka bir işlev gerçekleştirmiyorsa, yani onlarla renklendirilmiş bir kültür kazandırmıyorsa o okula bir eğitim kurumu olarak bakmak ne derece doğrudur?

Velilerimiz okul tercihinde bu konuya çok dikkat etmelidirler.

Geleneği olan okul, geçmişin zenginliği ile geleceği kucakladığı gibi aynı zamanda cesarette verir.

Sahip olduğu Rehberlik gücüyle düzen duygusu aşılar. Uzun bir geçmişi olan özel okul başlı başına bir örgütlenme zaferi olup birçok alanda etkisi yüksektir. Sorumluluk öğretir.

Geleceği olan özel bir okul meydan okur.  Kurum olarak, İrade ve yeteneğin topluma hizmet edecek sağlam kişiliklerin iki temel unsuru olduğuna inanıyoruz. Gelenekleri aracılığıyla bu unsurları öğrencilerine aşılayan bir okul gerçek bir eğitim abidesi olarak nitelendirilmeli diye düşünüyorum.

Değerler Eğitimi Çalışmaları ile cevher olarak gelen öğrencilerine, mücevher olacak bir ruh kazandırmak ve hayata hazırlamak için yaptıkları çalışmaları verilerle paydaşlarına sunabilen okul olduğumuzu düşünüyorum.

Yaptığımız çalışmalar, sosyal medyadan takip edilebilir. Sadece bilgi boyutu değil,’’ Duygu-Düşünce-Davranış ve Değerler’’ boyutları da ele alınarak birçok programlarla veli ve öğrencilerimizin yanında olmayı başaran bir okuluz.

Burslar konusuna gelirsek;

Güçlü bir maziye sahip,27 yıllık tecrübesi ve Eğitime yön veren bir kurum olarak, Özel Konya Başak Anadolu Lisesi olarak bizler, bu süreçte öğrencilerimiz ve velilerimizin yanında olduğumuzu hissettirmek adına onlara yüksek burs imkânları sunuyoruz.

Birçok öğrencimiz istedikleri okullara giremedik diye üzülmesinler.

Bizler onların geleceğine katkı sunmak adına onları en güzel şekilde yetiştirmek için hazırız. Okulumuza gelip bizlerden detaylı bilgiler alabilirler.

Sayın Taşçı: Son olarak COVID sürecini geride bıraktık. Ancak bunun başta eğitime de etkileri olduğunu görebiliyoruz. Bu süreç hakkında düşünceleriniz nedir? Veli ve öğrencilere öneriniz nedir?

28-30 Haziran 2022 de Paris'te düzenlenen "Eğitimin Dönüştürülmesi Ön Zirvesi" gerçekleşti. Zirvenin başlığı dikkat çekici.

Eğitimin geleceği insanlığın geleceğidir. Bu yüzden pozitif olsun, negatif olsun tüm toplum mühendisliği çalışmalarında projelerin hedef noktalarından birisi de eğitim olmuştur, olacaktır.

İçinde bulunduğumuz yüzyılda öğrencilerin gereksinim duyduğu bilgi, beceri, tutum ve değerlere yönelik ortak bir dil ve anlayış geliştirme adına dünya genelinde 2030 Yılı adına önceden çok şeyler söylendi ve devam ediyor. Konuyu dikkatli okumak, değişimi doğru anlamak zorundayız.

Çocuklarımız bu süreçte; Yalnızlaşmamalı, kendi toplumuna yabancılaşmamalı, Dijital ortamın kötülüklerine maruz bırakılmamalı, kimliğine şahsiyetini korumalı.

Bu konuda hepimize büyük işler düşüyor. İşin sadece bilgi yönü değil, insani, ahlaki, vicdani yönleri de ele alınmalı. Yaşam da bir köprü görevi olan okullar tercih edilirken bu söylediklerim göz ardı edilmemeli

Sayın TAŞCI: Yine milyonlarca gencimizin girdiği YKS sınavının Sonuçları önümüzdeki günlerde açıklanacak. Özellikle Üniversite ve mesleklere yönelik tercihler konusunda önerileriniz neler olur?

Bu önemli konuda ülkemiz ve gençlerimiz adına büyük önem arz etmektedir.

Üniversite tercih konusunda; çoğu kişinin okuduğu ve bildiğini düşündüğüm bir sahneyi sunmak isterim.

Harikalar Diyarındaki ağaçlıklı bir bölgede önüne iki yol çıkan Alice kararsızlık içindeyken, romanın karakterlerinden biri olan "Cheshire kedisi" beliriverir...

Alis kediye "Bu yollardan hangisini seçeyim" diye sorar.

Kedi bu soruya "Nereye gitmek istiyorsun" sorusu ile cevap verir.

Alice "Bilmiyorum" deyince kedi "Nereye gideceğini bilmediğine göre hangi yola girersen gir, ne fark eder ki" der.

Alis "Yine de bir yere varırım herhalde" deyince kedi bu defa da "Evet, yeterince yürüyebilirsen" der…

Doğru meslek seçimi gerçekten zordur. Hayatımızın geri kalanını severek yapacağımız doğru mesleği seçmek zorundayız.

Bu süreçte kararlarımızda etkin rol oynayan bazı kişiler elbette ki olacaktır. Değer verdiğimiz kişilerin düşünceleri bizim için önemlidir ancak mesleği icra edecek kişide biziz. Yani son kararı kendimiz vermek zorundayız.

Üniversite bir dönüm noktasıdır. Üniversite tercihlerinde çok dikkatli olmalıyız. Sırf birileri mutlu olsun ya da 'kazanamamış' demesinler diye kesinlikle puanımızın yettiği üniversiteyi tercih etmemeliyiz.

En çok istediğimiz üniversiteden başlayarak listemizi düzenlemeli, pişman olacağımız bir yeri yazmamalıyız.

Öncelikle Kendimizi Tanıyalım. Öncelik sıramızı belirledikten sonra alternatif seçeneklerimiz olup olmadığını sorgulayalım. Alanları ve Meslekleri Tanımaya çalışalım, bu konuda rehber öğretmenlerden ve uzmanlardan destek alalım.

Bu meslek bana uygun mu diye düşünelim. Üniversite Sınavında başarılı olmak seçeceğiniz meslek te ve hayatta başarılı olacağınızın garantisi değildir.

 Son olarak içinde yaşadığımız süreç ve gelecekle ilgili birçok mesleğin hayatımızdan çıkacağını ya da önem sırasını kaybedeceğini de aklımızdan çıkarmayalım.

Konu ile ilgili Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın 22 Nisan 2020’de Twitter’da bir ifadesinde şu cümlelerini hatırlatmak isterim:

“Bundan sonra bio-güvenlik, siber güvenlik ve gıda güvenliği çok daha büyük önem kazanacak. Biyolojik ürünler, tedavi yöntemleri ve aşılar, bio-terör tehdidi, halk sağlığının ve ulusal güvenliğin ana başlıkları arasında yer alacak.”

Bu İfadelerin bizlere geleceğin mesleklerini düşünmemiz hakkında da ipuçları vermekte diye düşünüyorum.

 ‘’Bugünün yaratıcı fikirleriyle ortaya konulan tüm ürünler, dünün hayaliydi.’’

Bir eğitimci olarak gençlere tavsiyem; 

Mazisi güçlü olan bir milletin evlatları olarak kendi toplumuna yabancılaşmadan insanlığı kucaklayacak bir nesil olma sorumluluğuyla, sibernetik, genetik ve dijital teknolojilerin iç içe geçtiği çağımızda mahremiyet çizgisinden çıkmadan, kalbini eline alarak utanmadan onurlu şekilde yürüyüp yol alacakları, hayallerini yaşamak ve topluma faydalı olmak adına bilgiyi ürüne, ürünü esere dönüştürecek meslekler seçmeleri olacaktır.

Sayın Yılmaz TAŞCI; vermiş olduğunuz bilgilerden dolayı gazetemiz adına teşekkürlerimizi sunarız…