Koronavirüs tedavisinde yeni umut! Virüsün hücreye girmesini engelliyor
Bir yılı aşkın süredir mücadele edilen koronavirüsün tedavisinde umut olacak yeni bir gelişme yaşandı. Farklı bir hastalığa karşı kullanılan ilacın COVID-19 tedavisinde güçlü bir etki potansiyeline sahip olduğu saptandı.
Projeyi, TÜBİTAK COVID-19 Türkiye Platformu bünyesinde Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) ve İstanbul Medipol Üniversitesi ortaklaşa yürütüyor.
Virüsün hücreye girmesini engelliyor
Faz-2 çalışmalarına başlanan projede, yapılan preklinik çalışmalarda Montelukast adlı molekülün virüsün hücreye girmesini ve hücre içerisinde çoğalmasını engellediği ortaya konuldu. Geliştirilen bu proje salgınla mücadelede yeni umutlara neden oldu.
Faz-2 çalışmalarına başlanan projede, Montelukast adlı molekülün virüsün hücreye girmesini ve hücre içerisinde çoğalmasını engellediği preklinik çalışmalar ile ortaya kondu.
BAU, TÜBİTAK MAM, İstanbul Medipol Üniversitesi ve Koç Üniversitesi’nden toplamda 30’dan fazla araştırmacı ve bursiyerin katkıları ile TÜBİTAK COVID-19 Türkiye Platformu desteği ve Bahçeşehir Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri (BAP) kapsamında preklinik çalışmalara başlandı.
15 Binden fazla molekül incelendi
Açıklamada verilen bilgilere göre, proje kapsamında, sanal tarama ve moleküler modelleme çalışmaları için geliştirilen özel algoritmayla BAU laboratuvarlarında 15 binden fazla molekül bilgisayar ortamında tarandı, seçilen 25 moleküle biyolojik testler uygulandı.
Montelukast adlı molekülün, SARS-CoV-2 üzerinde etkili olduğu belirlendi. Biyolojik testleri yapılan Montelukast’ın virüsün hücreye girmesini ve hücre içerisinde çoğalmasını engellediği gösterildi.
380 gönüllü üzerinde uygulanacak
Virüs nötralizasyon testlerinde alınan başarılı sonuçlar sonrası Montelukast için klinik çalışmalar planlandı.
Faz-2 klinik çalışma, Bahçeşehir Üniversitesi, İstanbul Medipol Üniversitesi ve TÜBİTAK destekleri ile 380 gönüllü hasta üzerinde planlanarak klinik çalışma için Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’ndan (TİTCK) klinik araştırma izni alındı.
Faz-2 çalışmalarının kısa süre içerisinde 8 farklı merkezde başlayacağı bildirildi.
"COVID-19 öncesinde ve tedavisinde kullanılabilme potansiyeli taşıyor"
Çalışmayla ilgili bilgi veren Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Serdar Durdağı, "Bu ilacın en önemli özelliği, virüsün hem hücre içerisine girmeden önceki Spike/ACE2 etkileşimini engellemesi hem de hücre içerisinde main proteaz enzimini inhibe ederek çoğalmasını önleyecek moleküler mekanizmaya sahip olması. Virüs nötralizasyon testlerinde yapılan analizlerde virüs enfeksiyonu öncesi ilaç muamelesinin de virüsün etkisini ötelediği bulundu" dedi.
Bir ilacın yeniden kullanılması yaklaşımının, sıfırdan ilaç geliştirme maliyetlerini ve süresini önemli ölçüde azalttığını belirten Durdağı, "İlaç yeniden konumlandırma çalışmalarında ele alınan moleküller daha önce farklı bir hastalığa karşı preklinik ve klinik faz çalışmalarından geçtiği ve iyi tanımlanmış profillere sahip olduğu için uzun vadeli preklinik çalışmalar gerektirmezler ve bu nedenle acil hastalık durumları veya salgınlar durumunda mükemmel adaylar olurlar. Bu nedenle çok hızlı bir şekilde Faz-2 aşamasına gelindi" yorumunu yaptı.