Konya'daki jeolojik miraslar, UNESCO Küresel Jeopark Ağı'na bir adım daha yaklaştı
Konya'daki jeolojik miras niteliğindeki Meke, Çıralı ve Meyil göllerinin, 'kesin korunacak hassas alan' ilan edilmesinin, bölgeyi UNESCO Küresel Jeopark Ağı'na kazandırma çalışmalarına büyük katkı sunacağı bildirildi.
Konya'daki jeolojik miras niteliğindeki Meke, Çıralı ve Meyil göllerinin, "kesin korunacak hassas alan" ilan edilmesinin, bölgeyi UNESCO Küresel Jeopark Ağı'na kazandırma çalışmalarına büyük katkı sunacağı bildirildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla yayımlanan kararla Karapınar ilçesindeki Meke, Çıralı ve Meyil gölleri, koruma statülerinin yeniden değerlendirilmesi sonucu "kesin korunacak hassas alan" olarak tescil ve ilan edildi.
Yaklaşık 5 milyon yıl önce volkanik kraterin suyla dolmasıyla oluşan ve "dünyanın nazar boncuğu" olarak anılan Meke Gölü, ender rastlanan jeolojik yapıların başında geliyor.
Milattan önceye ait yaşam izleri barındıran, 250 metre çap ve 125 metre derinliği olan Çıralı Obruğu da içindeki insan yapımı mağaralarla dikkati çekiyor.
368 metre çapıyla en geniş yüzeye sahip Meyil Obruk Gölü ise yaz aylarında, hava sıcaklıkları ve jeolojik faktörlerle renginin pembeye dönmesiyle öne çıkıyor.
- "Jeopark projemiz için çok ciddi bir adım"
Konya Teknik Üniversitesi (KTÜN) Obruk Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, AA muhabirine, 7 yıldır bölgedeki göl ve obrukların UNESCO Küresel Jeopark Ağı'na kazandırılması için proje yürüttüklerini söyledi.
Bölgedeki jeolojik yapıların önemine değinen Arık, Karapınar çevresinde yüzlerce jeolojik miras niteliğinde alan olduğunu dile getirdi.
Jeolojik miras alanlarının, gelecek nesillere aktarılması gereken doğal oluşumlar olduğunu vurgulayan Arık, "Çumra'daki Tımraş Obruğu'ndan başlayarak, Çatalhüyük'ü, Hotamış Depolaması'nı, Karapınar çevresindeki Çıralı, Meyil ve diğer obrukları, Meke Gölü'nü, Acı Göl'ü, kuzeyde Kızören Obruğu'nu ve Konya'ya kadar gelen bir hattı jeopark yapmak için çalışmalarımız sürüyor. Belirlenen alanların kesin korunacak hassas alan ilan edilmesini, jeopark projemiz için de olumlu yönde çok ciddi bir adım olarak değerlendiriyoruz." diye konuştu.
- "Yeraltı sularımızı kesinlikle kontrol altına almalıyız"
Arık, belirlenen jeolojik oluşumlar için kesin korunacak hassas alan kararı alınmasını çok önemsediklerini vurguladı.
İklim değişimine bağlı kuraklık ve kontrolsüz kullanım nedeniyle yeraltı sularının çekilmesinin jeolojik mirasları da tehdit ettiğine dikkati çeken Arık, şöyle devam etti:
"Geçtiğimiz yıl bazı gözlem kuyularında yeraltı suyu 20 metreden fazla çekildi. Bu havza için tehlike çanlarının çaldığını gösteriyor. Meke'de şu an çok az su var. Çıralı kurudu. Birçok sulak alanımızı da kaybetme noktasındayız. Bir taraftan yağışların artmasını dilerken diğer taraftan yeraltı sularının kullanımıyla ilgili etkin ve kalıcı tedbirler almamız gerekiyor. Bölge tarımsal üretim açısından da oldukça önemli. Tarımı sürdürürken bu yapıları da koruyabilmek adına yeraltı sularımızı kesinlikle kontrol altına almamız gerekiyor."
- "Turizm değerini artırmak için çalışma yürütüyoruz"
Karapınar Belediye Başkanı Mehmet Yaka da söz konusu alanlara dünyanın dikkatini çekebilmek ve turizm değerini artırmak için çalışma yürüttüklerini anlattı.
Oluşumların daha nitelikli hale getirerek ziyaretçi sayısını artırmayı hedeflediklerini vurgulayan Yaka, şunları kaydetti:
"Yeraltı suyunun çekilmesinden dolayı göllerimizin suları kaybolmuş durumda. Karapınar arıtma tesisiyle içme suyu seviyesinde nitelikli hale getirdiğimiz suyun aktarılmasıyla Meke Gölü'nün yeniden suya kavuşması için çalışmalarımız devam ediyor. Çalışmalarımız tamamlandığında Meke yeniden dünyanın nazar boncuğu olacak. Kesin korunacak hassas alan kararı bu eşsiz varlıklarımızın değerini bir kat daha artırdı. Bu bizde büyük bir mutluluğa neden oldu."