- Haberler
- Kültür-Sanat
- Konya'nın Mistık Figürü: Tavus Baba'nın Gizemli Hikayesi
Konya'nın Mistık Figürü: Tavus Baba'nın Gizemli Hikayesi
Konya'nın tarihî dokusunun derinliklerinde, Tavus Baba olarak bilinen gizemli bir figürün izleri yer alır. Tavus Baba'nın kim olduğu konusu, tarihçiler ve araştırmacılar arasında hâlâ tartışmalı bir konudur. Kimisi onun bir kadın evliya olduğunu söylese de ağırlıklı görüş isminin Mehmet, cinsiyetinin de erkek olduğu yönünde... İbrahim Hakkı Konyalı'nın aktardığına göre, Tavus Baba Türbesi'nin yer aldığı Meram'daki Hatamu Dede Zaviyesi, bugün nerede olduğu bilinmeyen bir mekandır. Konyalı, Tavus Baba'nın bu zaviyenin şeyhlerinden biri olabileceğini belirtir ve türbenin tuğla iç yapısıyla taş dış yapısının dikkat çektiğini söyler.
Konya’nın tarihî dokusunun derinliklerinde, Tavus Baba olarak bilinen gizemli bir figürün izleri yer alır. Tavus Baba’nın kim olduğu konusu, tarihçiler ve araştırmacılar arasında hâlâ tartışmalı bir konudur. Kimisi onun bir kadın evliya olduğunu söylese de ağırlıklı görüş isminin Mehmet, cinsiyetinin de erkek olduğu yönünde...
İbrahim Hakkı Konyalı’nın aktardığına göre, Tavus Baba Türbesi’nin yer aldığı Meram'daki Hatamu Dede Zaviyesi, bugün nerede olduğu bilinmeyen bir mekandır. Konyalı, Tavus Baba’nın bu zaviyenin şeyhlerinden biri olabileceğini belirtir ve türbenin tuğla iç yapısıyla taş dış yapısının dikkat çektiğini söyler.
Mesut Koman Bey ve merhum Mehmet Önder, türbede yatan kişinin Şeyh Tavus Mehmet olduğu görüşündedir. Bu görüş, Hindistan’dan Anadolu Selçuklu sultanları Rükneddin Süleyman ve Alâeddin Keykubat dönemlerinde Konya’ya gelen bir şahsiyet olan Tavus Baba’nın, dönemin meşayihlerinden biri olduğunu savunur. Tavus Baba’nın doğum ve ölüm tarihleri bilinmese de, Konya'ya yerleşmesinde Selçuklu sultanlarının tasavvuf erbabına gösterdikleri hürmetin büyük rol oynadığı düşünülmektedir.
Tavus Baba hakkında en ilginç hikayelerden biri, Hazreti Mevlâna döneminde yaşanan bir olaya dayanır. Uzak diyarlardan Hazreti Mevlâna’yı görmek ve sohbetinde bulunmak için gelen bir hanım âşık, bugün türbesinin bulunduğu yerde bir kulübeye yerleşir. Rebab sesiyle dolu gecelerden birinde, Mevlâna’nın dikkatini çeken bu kulübeden o gece ses gelmez. Ertesi sabah kulübeye bakan müritler, sadece tavus tüylerinden oluşan bir yığınla karşılaşırlar. Mevlâna’nın emriyle kulübenin bulunduğu yere bir türbe yapılır.
Tavus Baba’nın kadın olduğuna dair iddialar da mevcuttur. Gordelevski, Tavus’un bir kadın olduğunu ve Bektaşi cemaatinin ona Tavus Baba adını verdiğini belirtir. Zamanla Mevlevîlerin kuvvet kazanmasıyla Bektaşilerin bölgeden çekildiği de iddialar arasındadır.
Tarihin tozlu sayfalarında kaybolmuş olsa da, Tavus Baba’nın türbesi, özellikle yaz aylarında çok sayıda ziyaretçi çekmektedir. Yüzyıllardır halk arasında bir veli olarak anılan Tavus Baba, Konya’nın mistik ve tarihî dokusunun ayrılmaz bir parçası olarak varlığını sürdürmektedir.