Konya için felaket senaryosu süt sektörünün analizinde ortaya çıktı
Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneğince düzenlenen çalışmada Konya ve Türkiye'nin süt sektörünün geleceği masaya yatırıldı. Raporda ise Konya için felaket senaryosu ortaya çıktı.
Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneğince (ASÜD) yürütülen ve Avrupa Birliği (AB) tarafından Sivil Toplum Diyaloğu Hibe Programı (CSD V) kapsamında desteklenen "Türkiye Sütçülük Sektörünün Su Sürdürülebilirliği: Verimlilik, Riskler ve Kırılganlıklar Projesi"yle ilgili çalıştay düzenlendi.
ASÜD Proje Sorumlusu Burhan Sakkaoğlu, video konferans yöntemiyle gerçekleştirilen çalıştaydaki konuşmasında, projenin çok fazla değişken içerdiğini söyledi.
Sakkaoğlu, projeyle öncelikle su konusundaki risklere dair kırılganlıkların azaltılmasını hedeflediklerini belirterek, "Proje çalışmalarımız kapsamında İngiliz ve Hollandalı ortaklarımızla bilgi paylaşımı sağladık. Su faaliyetleri konusunda işletmelerimizin birçoğunun yetersiz olduğunu gördük. Suyun korunmasındaki en büyük tehdit bilinçsiz tüketim. Yapılan görüşmelerde, su yönetimi konusunda faaliyetlerin kamu tarafından yürütülmesi beklentisiyle karşılaştık." dedi.
Türkiye'de üretilen yıllık süt miktarının 23 milyon ton seviyesine ulaştığını bildiren Sakkaoğlu, üretimin batı bölgelerinde daha yoğun olduğunu dile getirdi.
En fazla su İzmir bölgesinde tüketiliyor
Proje kapsamındaki çalışmalarla Türkiye'deki süt sektörünün su kullanım ve kuraklık haritaları da çıkarılırken, su kullanım verimliliğini etkileyen il bazında süt haritası da oluşturuldu.
Buna göre, İzmir bölgesinde sulama yani yer altı suyu kullanımının çok fazla olduğu, Konya'nın da kuraklıktan en çok etkilenecek il konumunda bulunduğu belirlendi.
Su değişiminin ilerleyen yıllarda en çok batı bölgesini etkileyeceği tespit edilirken, yurt içindeki süt üretim hacminin yaklaşık yüzde 43'ünün mevsimsel su değişim seviyelerinden etkileneceği bilgisi paylaşıldı.
Çalıştayda, su kullanımı ve yönetimi konusunda çiftçilerin kapasitelerinin genişletilmesi ve onların bilinçlendirilmeleri, yem bitkileri yetiştiricilerinin sulama sistemleri ile su kuraklık tahminleri ve sulama ihtiyaçlarının anlık olarak ölçülebildiği sistemlere yönelik yatırım yapılması önerisinde bulunuldu.