Konya'da uzmanı açıkladı! Kur'an-ı Kerim'de ayın hareketlerinin insan üzerindeki etkisinden bahsediliyor

Ay döngüsü ve ayın hareketlerinin insan üzerinde birçok etkisi olduğundan söz eden, Ruh burcu ile çalışan ve danışmanlıklarında yer vermesi konusunda Türkiye'de ve dünyada tek astrolog olan Emine Baran: “Öncelikle astrolojinin ne anlama geldiğinden söz edecek olursak astroloji; Gökyüzündeki gezegen hareketlerinin sembol diliyle istatistik bilgiler tutularak kuşaktan kuşağa aktarılmasıdır. Astroloji insanların en büyük rehberi olan manevi bir ilimdir. Bu manevi ilimde gökyüzünde bulunan ay hareketleri de insan hayatını yakından etkiler. Ay döngüsünün, ayın hareketlerinin insanların, yaradılışın ve olayların üzerindeki etkisi kaçınılmazdır. Kur’an-ı Kerim’de de bundan bahsedilmektedir.’. (İnşikak 16-19) Hayır! Şafağa, geceye ve onda basan karanlığa, dolunay olmuş aya yemin ederim ki, halden hale geçersiniz.’ diye anlatılmaktadır. Aynı zamanda Gezegenlerin insan üzerindeki enerjilerini bir çok alimin açıkladığı ifade eden Baran: “İbni  Arabi hazretlerinin bu konuda önemli bir sözü vardır ki ‘gezegen uyuyan insanın üzerinde tesirlidir, uyanan insan gezegenlere tesir eder’ demiş ve aslında insanın yeryüzünde bir halife olarak zihin ve beyin gücüyle doğa ve yaratılan sisteme tesir eden gücünü anlatmak istemiştir.” İfadelerini kullandı.

 

“Bir işin durumun görünür olmasını istiyorsak bu zamanları kullanabiliriz.”

Bir işin durumunun görünür olması için belli zamanların kullanılabileceğini söyleyen Astrolog Emine Baran: “Ay dünyanın uydusu olarak hem geceyi gündüzü oluşturmakta hem de konumu sebebiyle yeni ay ve dolunay enerjisi ile insanoğlu doğa üzerinde döngüler oluşturmaktadır. Her yeni ayda bir döngü başlar. Dolayısı ile yeni başlanacak işlerde ayın dünya üzerindeki enerjileri dolunaya doğru büyütme gücü vardır. Yeni ayda oluşumundan 3 gün sonra, bir işe başlamak ayın büyüten enerjisini kullanmakla ilgilidir. Genelde eskiden kadim bilgileri kullanan çiftçiler ekimlerini ayın büyüyen döngüsünde yaparlardı. Dolunay hali ise neredeyse gece ortalığı aydınlatan büyüten ve dünyaya basınç uygulayan bir enerjide olduğu için; bir işin durumun görünür olmasını istiyorsak bu zamanları kullanabiliriz.” dedi.
Diğer taraftan gelgit enerjisi sebebi ile dolunay zamanlarında insanların vücut sıvıları daha yükselmiş, hormonlarının daha baskın halde ve enerjilerinin de yoğun olmasının vücut kimyasını anında etkilediğini ifade eden Baran: “Hangi duygu içindeysek onu daha büyüten abartan ve görünür yapan bir enerjide oluruz. Dolunayda, Güneş yani bilincimiz, ay yani bilinçaltımızı sembolize eden iki büyük etki karşı karşıya geldiği için tartışma, agresyon, kavga enerjilerine de açık olabiliyoruz. O sebeple sakin kalmakta, duyguları saklamak ve kontrol etmekte zorlandığımız bir evrede olabiliyor dolunay. Araştırmalara göre kaza, intihar ve kavga oranlarının yüksek olduğu zamanlar genelde dolunay zamanları, yeni ayda vücut kimyamız daha az tepkisel enerjimiz daha düşük olabiliyor. Çünkü ayın bilinçaltı, hormonlar ve duygular üzerinde direk etkisi vardır. Aynı zamanda ay iaşeleri yani; hesap kitabı, para, rızık, ay döngüsü sebebi ile maaşları, aş ve yemek, mide, beslenmeyi etkileyen ve sembol olarak kullanılan bir enerjidedir. Dolunaydan yeni aya kadarki 15 günlük süreçte yani küçülme evresinde ise bir işi tamamlamak sonuçlandırmak hasat etmekte kullanacağımız gibi, bitirmek, azaltmak amaçlı işlerimizde kullanabiliriz.” İfadelerine yer verdi. 

 

Hangi işi, ayın hangi evresinde yapmalıyız?
Ayın enerjisini hayatımızın birçok alanında kullanılabileceğinin vurgusuna yapan Baran:“Ayın enerjisini ilişkilerimizden alışverişe kadar, kişisel bakımdan, hastane işlerimize, ruhsal derinlikten, para ve birikim alanımıza kadar; geçtiği burçları baz alarak ayrıca kullanabiliriz. Kız istemeye ay terazide, üretim yapacak isek ay boğa da, iş görüşmesine ay oğlakta, işe elaman alacaksak ay aslanda, ev düzen ve temizliğini ay başakta iken yapabiliriz. Ve ay boşlukta ise başlanılan işler askıda kalabileceğinden bu zaman kritik ve dikkate almakta fayda vardır” Şeklinde konuştu.

 

Haber: Saadettin Kaleci

Fotoğraf:Makbule Doğan