İlker Başbuğ hakkında hapis istemi
Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ'un, yaptığı bir söyleşi nedeniyle 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçundan yargılandığı davada mütalaa açıklandı. Savcılık, Başbuğ'un 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını talep etti.
Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ’un, yaptığı bir söyleşi nedeniyle ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçundan yargılandığı davada mütalaa açıklandı. Savcılık, Başbuğ’un 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını talep etti.
Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ'un, Türkiye Cumhuriyeti'nde Güç Odaklarının Mücadelesi kitabı hakkında bir gazetede yaptığı söyleşi nedeniyle 3 yıla kadar hapsi istenen davanın görülmesine devam edildi. İstanbul 2.Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada sanık İlker Başbuğ'un avukatı hazır bulundu.
3 yıla kadar hapis cezası talep edildi
Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanık Başbuğ tarafından sarf edilen sözlerin eleştiri ve düşünce özgürlüğü sınırlarını aşar nitelikte olduğunu, söz konusu beyanların kamuoyunda ve toplumun bir kesimi tarafından tepki ile karşılandığını, bu haliyle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin gündeme geldiğini belirtti.
Açıklanan mütalaada sanık İlker Başbuğ'un, ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Duruşmada sanık avukatı, açıklanan mütalaaya karşı savunma yapabilmek için mahkemeden süre verilmesini talep etti. Mahkeme, sanık avukatına esasa ilişkin mütalaaya karşı savunma yapabilmesi için süre verilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.
İddianameden
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, İlker Başbuğ 'şüpheli', AK Parti Rize İl Başkanlığı, AK Parti il ve ilçe başkanlarının da aralarında bulunduğu 166 kişi 'müşteki' olarak yer aldı. Savcılıkça hazırlanan iddianamede, Genelkurmay eski Başkanı İlker Başbuğ'un 4 Ocak 2021'de Cumhuriyet Gazetesi'ne "Eğer Menderes, 25 Mayıs 1960 günü Eskişehir'de erken seçim tarihini açıklasaydı, 27 Mayıs askeri darbesi önlenebilirdi. Çünkü erken seçim kararı alınmış bir hükümete karşı bir askeri darbenin gerçekleştirilmesi açıkça milletin siyasi idaresine de vurulacak bir darbe olurdu" dediği anlatıldı. Başbuğ'un söyleşisinde 'darbe' imasında bulunduğunun kaydedildiği iddianamede, 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama' suçunu işlediği iddia edildi.
İddianamede, şüpheli Başbuğ'un 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.