Gençler neden ailelerinden kopuyor? Kişisel gelişim uzmanı Hanife Eldem anlatıyor
Gençler neden ailelerinden kopuyor? Kuşak çatışmasından sevgisizliğe, ekonomik sıkıntılardan sosyal medyanın etkisine kadar, aile bağlarını zayıflatan sebepler düşündüğünüzden çok daha derin! İşte nedenler ve çözümler...
Aile, toplumsal yapının temel taşı olsa da, gençler arasında aile yaşantısına dair memnuniyetsizlik giderek artıyor. Peki bu durumun altında yatan sebepler neler? Kişisel gelişim uzmanı Hanife Eldem, gençlerin ailelerinden uzaklaşmasının nedenlerini ve bu bağların nasıl yeniden güçlendirilebileceğini anlattı.
KUŞAKLAR ARASI ÇATIŞMA DERİNLEŞİYOR
Eldem'e göre her kuşak, kendi yaşam tarzını benimserken önceki neslin değerlerini eleştirir. Ancak günümüzde bu çatışma daha belirgin bir hal almış durumda. Teknoloji ve sosyal medya gençlerin dünya görüşünü kökten değiştiriyor.
"Günümüz gençleri, sosyal medya ve dijital dünyadan aldıkları bilgilerle farklı bir gerçeklik içinde yaşıyor. Ailelerin yetiştiği dünya ile gençlerin şu an yaşadığı dünya arasında ciddi farklar var. Bu durum, iletişimde kopukluklara ve anlayış eksikliğine yol açıyor."
Ebeveynler, kendi tecrübelerine dayalı nasihatlerle yönlendirme yaparken, gençler bu önerileri yetersiz ya da günümüz koşullarına uygun bulmuyor. Sonuç? İletişim tıkanıyor, aile içindeki bağlar zayıflıyor.
EKONOMİK ZORLUKLAR VE ÖZGÜRLÜK ARAYIŞI
Bir diğer önemli faktör ise ekonomik koşullar. Hanife Eldem, gençlerin ekonomik sıkıntılar nedeniyle ailelerine bağımlı olduğunu, ancak bu durumun onların özgürlük arayışlarıyla çeliştiğini belirtiyor:
"Gençler, kendi hayatlarını kurmak istiyor ama ekonomik şartlar buna izin vermiyor. Bu maddi bağımlılık, gençlerin aileleriyle daha fazla çatışmasına ve özrgürlük taleplerinin karşılanmaması nedeniyle huzursuzluk yaşamalarına neden oluyor."
SEVGİ VE GÜVEN EKSİKLİĞİNİN SONUÇLARI
Ailede sevgi, saygı ve güven ortamının eksikliği, gençlerin duygusal olarak başka yerlere yönelmesine sebep oluyor. Eldem, bu eksikliğin özellikle çocukluk döneminde yeterli ilgi ve destek görmeyen gençlerde daha sık görüldüğünü ifade ediyor:
"Aile, bir bireyin ilk sosyal çevresidir. Eğer bu çevrede genç, değer gördüğünü ve sevildiğini hissetmezse, bu boşluğu arkadaş gruplarında, sosyal medyada ya da farklı topluluklarda doldurmaya çalışır."
ELEŞTİRİ YERİNE ANLAYIŞ!
Gençlerin ailelerinden en büyük beklentisi, anlaşılmak ve desteklenmek. Eldem'e göre, ailelerin eleştiri ve dayatma yerine, gençlerin bireysel tercihlerine ve yeteneklerine saygı göstermesi gerekiyor:
"Gençler, sürekli eleştirildiklerinde ya da kıyaslandıklarında kendilerini değersiz hissediyorlar. Aileler, gençlerin yeteneklerini fark edip onları desteklendiğinde, bu bağlar güçlenir. İlişkiler karşılıklı anlayışla ilerlendiğinde, aile içi memnuniyet de artar."
ÇÖZÜM: SAĞLIKLI İLETİŞİM VE DESTEKLEYİCİ ROL MODELLER
Eldem, ailelerin gençlerle daha sağlıklı bir iletişim kurabilmesi için şu önerilerde bulunuyor:
"Empati kurun, gençlerin yaşadığı dünyayı anlamaya çalışın. Onların dinleyin ve ihtiyaçlarına duyarlı olun. Destekleyin, yeteneklerini ve hedeflerini teşvik edin. Onlara güvendiğinizi hissettirin. Eleştiriden kaçının, yapıcı olun ve hataları birlikte çözmeye odaklanın. Sürekli eleştiri, gençlerin kendini dışlanmış hissetmesine yol açar."
Son olarak Eldem, ailelerin kendi sorunlarını çözmeden gençlere sağlıklı bir rehberlik yapamayacağını vurgulayarak,
"Ailedeki her bireyin sorumluluk alması gerekiyor. Kendi sorunlarını fark etmek ve bunları çocuklarına yansıtmamak, sağlıklı bir aile yapısının temeldir" dedi.