Fatih Erbakan: 6'lı masa Yedi Kocalı Hürmüz gibi

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ‘Anadolu Buluşmaları’ çerçevesinde Konya’da partililer ile bir araya geldi. Erbakan burada yaptığı konuşmada,6’lı masayı eleştirerek “Yedi Kocalı Hürmüz” benzetmesi yaptı.
Fatih Erbakan, 6’lı masanın seçtiği Cumhurbaşkanının düşük profilli olacağını, her adım attığında diğer liderlerden icazet alması gerektiğini belirterek, vatandaşların bu sisteme‘ Yedi Kocalı Hürmüz Modeli’ adını verdiğini söyledi.

Konya’da bir otelde gerçekleştirilen toplantıya partinin ileri gelenlerinden Genel Başkan Yardımcıları, Prof. Dr. Sacid Günbey, Fatih Öztek, Cemil Çolak, Davut Konakçı ve  Refah partili vatandaşların katılımıyla gerçekleşti.
Cumhur İttifakının karşısında yer alan ittifakın en hızlı savunucularının bile ümit kestiğini iddia eden  Genel Başkan Fatih Erbakan, “Biz en başından beri kasa ve masa ittifaklarının özde farklı olmadıklarını söylerken; bu gerçeği şimdilerde o günlerde bize kulak asmayanlar da dile getirmeye başladı.” ifadelerine yer verdi.

Cumhur ittifakına ‘ Tek adam modeli’ diyenlerin ‘Yağmurdan kaçarken doluya tutulmak’ anlamına gelen ucube bir sistemi kullanmak istediklerini belirterek şu ifadelere yer verdi: “Bu model 6’lı eş Cumhurbaşkanlığı modeli, böylesine tuhaf çözümsüzlükten başka bir şey vaat etmeyen bir model. Bazıları bu günlerde, “Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı arasında ne fark var, adeta anlaşmalı gibiler” diyor. Biz de bunları söylemeye başlayanlara, “Günaydın” diyoruz!”

“Altılı masa 28 şubat kokuyor”

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başörtüsü kanun teklifi adı altında ortaya bir metin attığını, metni kanun olarak desteklediğini, lakin anayasal teminat olarak karşı çıktığını söyledi.
Fatih Erbakan, “Biliyorsunuz, Sayın Kılıçdaroğlu çıktı ve başörtüsü meselesine kanuni çözüm diye bir metin attı ortaya. Biz en başından beri, Başörtüsü meselesi için kanuni teminatın yeterli olmayacağını, Anayasa teminatının şart olduğunu söylemiştik. Siyasi iktidar bu yönde bir adım atınca, bir her olumlu işte olduğu gibi başörtüsüne anayasa teminatı adımını destekledik. Ne var ki, Meclis’te temsil edilen partiler, maalesef şu ana kadar bu konuda bir ilerleme sağlayamadılar, daha doğrusu sağlamadılar. Kendilerine yakın bir gazetede 6’lı masanın başörtüsüne anayasa teminatına “laikliğe aykırı olduğu” gerekçesiyle karşı çıktığı, bu konuda “Laiklik ayarı” yapılacağına dair bir manşet yer almıştı geçtiğimiz günlerde. Anlaşılan gerekirse “bin yıl sürecek” denilen 28 Şubat zihniyeti olduğu gibi devam ediyor.” şeklinde konuştu.

“CHP’li belediyeler zamda yarışıyor”

İktidar yüzde 10 faizle borçlanırken, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yüzde 10,75 borçlandığını belirten Erbakan,
“İktidar zamla milletin suyunu nasıl sıkıyorsa, masanın büyük ortağı CHP’li  İBB Başkanı Sayın İmamoğlu da aynı şekilde İstanbullu vatandaşın suyunu sıkıyor. Göreve gelmeden önce 'İstanbul'da ulaşım ücretlerini sembolik değerlere düşüreceğiz. Ulaşım kesinlikle ucuzlayacak.' diye vaatlerde bulunan İmamoğlu'nun yönetimindeki İBB, daha asgari ücret kararının mürekkebi kurumadan toplu ulaşıma yüzde 29,10 gibi astronomik sayılabilecek bir zam yaptı.  Bu zamla birlikte 3.5 yılda yapılan zam da yüzde 155’i geçti.” dedi.

Erbakan, “İstanbul'un ardından toplu ulaşım zammı Ankara'ya da geldi. CHP’li Ankara Büyükşehir Belediyesi EGO Genel Müdürlüğü, fiyatlarda güncellemeye gidildiğini açıkladı. Buna göre Başkent’te, toplu ulaşıma yüzde 46 zam geldi. Ankara’da tam bilet 6,5 TL'den 9,5 TL'ye, öğrenci bileti 3,5 TL'den 4,75 TL'ye, öğrenci abonmanının 90 TL'den 140 TL'ye çıkarıldı.” diye sözlerine ekledi.

“AK Parti iktidarı 20 yıldır her bakımda tarih yazıyor”

Ekonomik krizin arttığını, alım gücünün düştüğünü, her geçen gün daha da Türk Milleti’nin fakirleştiğini vurgulayan Erbakan,
“20 yılda vatandaşımızı, ücretli çalışanlarımızı enflasyon karşısında ezdirmedik’ dediler. Ancak rakamlar ve yaşananlar kendilerini yalanlıyor. Daha asgari ücreti açıkladıkları günlerin devamında açlık sınırı 9 bin lirayı geçti. Ocakta bu hayat pahalılığı ve enflasyonla 10 bin lira olacak. Böylece 8 milyona yakın asgari ücretli daha 8 bin 506 TL zamlı asgari ücret eline geçmeden açlık sınırının altında kalmış olacak. Bu asgari ücretten yapılan hesaplamalara göre 4 kişilik bir ailede bir öğünde kişi başına düşen gıda harcaması 6,8 TL ayırabiliyor. Yani bir simit ve bir çay parasına ancak yeten bir para. 20 sene önce asgari ücretle ilgili çay ve simit hesabıyla iktidara gelenlerin ülkeyi getirdiği durum ortada. 5,5 milyon insanın 2 bin lira ve altındaki icra borcunu ödemelerini müjde diye açıklayan iktidar aslında Türkiye’yi soktukları durumu itiraf etmiş oluyor. 4 milyon abone elektrik borcunu ödeyemediği için devlet desteği almak zorunda kalıyor.”