• Haberler
  • Güncel
  • Erdoğan: Türkiye son 19 yılda savunma sanayinde devrim gerçekleştirmiştir

Erdoğan: Türkiye son 19 yılda savunma sanayinde devrim gerçekleştirmiştir

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin son 19 yılda savunma sanayinde devrim gerçekleştirdiğini belirterek 'Başarısını sahada bilfiil ispat eden silahlı insansız hava araçlarının tasarımı, üretimi ve satışında dünyanın ilk 3-4 ülkesi arasındayız.' dedi.

Erdoğan: Türkiye son 19 yılda savunma sanayinde devrim gerçekleştirmiştir
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin savunma sanayinde geliştirdiği her türlü imkanı ve kabiliyeti dostlarıyla paylaşmaktan memnuniyet duyan bir ülke olduğunu belirterek, "Biz asla savunma sanayi konusundaki münasebetleri sıradan bir ticari ilişki olarak görmedik, görmüyoruz." dedi.

Erdoğan, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen İDEF'21 15. Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı Açılış Töreni'ndeki konuşmasında, kendi alanında önemli bir dünya markası haline gelen fuarın 15'incisinin ülke ve katılımcı firmalar için hayırlara vesile olmasını diledi.

Fuarın düzenlenmesinde emeği geçen Milli Savunma Bakanlığını, Türk Silahlı Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı'nı ve Savunma Sanayii Başkanlığını tebrik eden Erdoğan, fuara katılan firmalara ve fuarda gerçekleştirilen etkinliklere destek verenlere teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmişi 1993 yılına kadar giden ve iki yılda bir yapılan fuara katılımın sayı ve nitelik olarak sürekli artmasının ülkenin savunma sanayisinin başarısının ifadesi olduğunu dile getirerek, "Burada imzalanan anlaşmalar ve protokoller, fuarımızın savunma sanayi alanında artık kendisine küresel bir yer edindiğine işaret ediyor. İDEF 2021'i işte böyle bir iklimde gerçekleştiriyoruz. Fuarımız gerek açılışa iştirak eden misafirlerimiz gerekse katılımcı firmalar bakımından bugüne kadar ki en zengin görünümüne sahiptir." diye konuştu.

Bir önceki fuara 1061 firma ve temsilcinin katıldığını, bu defa 1236 firma ve temsilciyle fuarın düzenlendiğini anlatan Erdoğan, aynı şekilde ziyaretçi sayısının da bir önceki fuardaki 76 bin rakamını aşacağını ümit ettiğini söyledi.

Erdoğan, burada yapılacak görüşmelerin, kurulacak iş birliklerin, imzalanacak anlaşmaların hayırlı olmasını dileyerek, şöyle devam etti:

"Türkiye savunma sanayinde geliştirdiği her türlü imkanı ve kabiliyeti dostlarıyla paylaşmaktan memnuniyet duyan bir ülkedir. Biz asla savunma sanayi konusundaki münasebetleri sıradan bir ticari ilişki olarak görmedik, görmüyoruz. Bölgemizde ve dünyada barış, istikrar, güven ikliminin tesisinin savunma sanayinde adil bir dengenin kurulmasına bağlı olduğunu düşünüyoruz. Dünyanın en büyük savunma paktı NATO'nun önde gelen üyesi olarak milli savunma sanayimizi geliştirdikçe bölge ve dünya barışına vereceğimiz katkının da artacağına inanıyoruz. Savunma harcamalarımızı ve araştırma geliştirmeye ayırdığımız kaynakları dengeli bir şekilde artırarak bu doğrultuda üzerimize düşenleri yerine getirmenin gayreti içerisindeyiz. Fuarımızda milli imkanlarda geliştirdiğimiz pek çok ürünün yer alması bu konuda katettiğimiz mesafenin ispatıdır. İnşallah önümüzdeki yıllarda bu tablo daha da gelişerek devam edecektir."

"Savunma sanayinde adeta bir devrim gerçekleştirdik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin son 19 yılda diğer pek çok alan gibi savunma sanayinde de adeta bir devrim gerçekleştirdiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türk savunma sanayinin dışa bağımlılığını azaltmak amacıyla çıktığımız bu yolda hamdolsun çok iyi bir noktaya geldik. Mesela 2002 yılında ülkemizde sadece 62 savunma sanayi projesi yürütülüyorken günümüzde bu sayı 750'yi geride bırakmıştır. Bu projelerin bütçeleri de 5,5 milyar dolar düzeyinden 75 milyar doların üzerine çıkmıştır. Sektörde faaliyet gösteren firma sayımız da 56'dan 1500'e ulaşmıştır. Firmaların yıllık ciroları 1 milyar dolardan 11 milyar dolara kadar yükselmiştir. Savunma sanayimiz artık dünyada ilk 100 listesine giren ana yüklenicileri, gelişmiş kabiliyetlere sahip alt yüklenicileri, KOBİ'leri, araştırma kuruluşları, üniversiteleri sayesinde geniş bir yelpazede kendi özgün ürünlerine sahip hale geldi. Tüm bu gayretlerin neticesinde savunma sanayinde dışa bağımlılığımızı yüzde 80'ler seviyesinden yüzde 20'ler seviyesine indirmeyi başardık."

Erdoğan, sadece kendi kendilerine yeterli olmakla kalmayıp, bu birikimi dostlarının ve müttefiklerinin istifadesine de açtıklarını belirtti.

İhracatta da bunun yansımalarını gördüklerine işaret eden Erdoğan, "Daha önce 250 milyon doları bile bulmayan savunma ve havacılık ihracatımız 3 milyar dolar sınırını geride bıraktı. Bu başarının gerisindeki unsurlardan biri de sektörün araştırma geliştirmeye ayırdığı bütçenin 49 milyon dolardan 1,5 milyar doların üzerine çıkmış olmasıdır. Kara, hava ve deniz ürünlerinde ulaştığımız seviyenin sembollerinin başında insansız hava araçlarımız geliyor. Özellikle başarısını sahada bilfiil ispat etmiş olan silahlı insansız hava araçlarının tasarımı, üretimi ve satışında dünyanın ilk 3-4 ülkesi arasında yer alıyoruz." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, savunma sanayinde katettikleri mesafenin ve elde ettikleri başarıların gerisindeki bir diğer önemli faktöre değinerek, şöyle devam etti:

"Türkiye küresel tedarikçilerin çıkardığı zorlukları ve maruz kaldığı gizli açık ambargoları aşmak için savunma sanayine bu denli yüklenmiştir. Terörle mücadelesinin en kritik anlarında yalnız bırakılan, sınırları tehdit altındayken ihtiyaç duyduğu hiçbir ürüne ulaşamayan bir ülke olarak, kendi ihtiyaçlarımızı süratle karşılayacak adımları atmaya mecbur kaldık. Yürüttüğümüz projelerin bize sağladığı imkanları, kendi sınırlarımızı güvenli hale getirmek, hem sınır ötesi harekatlarla bölgemizde bir güvenlik kuşağı oluşturmak için kullandık. Geldiğimiz seviye bizi artık çok daha büyük hedeflere yöneltmiştir. Savunma sanayinde bugünün ihtiyaçlarını karşılamanın ötesinde geleceğin teknolojilerine, geleceğin araçlarına, geleceğin ürünlerine yatırım yapıyoruz. Bilhassa yapay zeka temelli çalışan kara, hava ve deniz araçları konusunda iddialı projeler üretiyoruz. Sürü İHA'lar, insansız deniz araçları, insansız savaş uçakları, elektromanyetik toplar, lazer silahları uydu sistemleri gibi geleceğin ihtiyaçlarına cevap verecek her alanda varız, var olacağız. Elde ettiğimiz her imkanı, her kabiliyeti, geliştirdiğimiz her ürünü dostlarımızla paylaşmak ise vazgeçilmez önceliğimiz olmayı sürdürecektir.

"Hazır ol cenk ü cidale istersen sulh u salah." sözünü anımsatan Erdoğan, "İnşallah tercüme doğru yapılmıştır. 'Eğer barış istiyorsan daima savaşa hazır olmalısın.' diye sadeleştirebileceğimiz bu söz, bizim savunma sanayindeki felsefemizin en güzel ifadesidir." dedi.

"Asla insanların başına bomba yağdıranlardan olmadık, olmayacağız"

"Türkiye, eğer bir yerde bayrak gösteriyorsa tek gayesi, orada barışı, huzuru, istikrarı, güvenliği, refahı sağlamaktır." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Geçmişinde sömürge, katliam, soykırım, işgal izi bulunmayan bir millet olarak gittiğimiz her yerde dostlarımıza göğsümüzü gererek tüm kalbimizle ve samimiyetimizle birlikte kazanmayı teklif ediyoruz. Bu teklifi Balkanlar'da, Kafkaslar'da, Orta Asya'da olduğu gibi Kuzey Afrika'da da yapıyoruz, Güney Amerika'da da yapıyoruz, Güney Asya'da da yapıyoruz. Biz asla sınırlarından binlerce, on binlerce kilometre ötede, güya terörle mücadele adı altında sivil demeden, masum demeden insanların başına bomba yağdıranlardan olmadık, olmayacağız. Hak, hukuk, adalet, insan hakları, demokrasi kavramlarını en süfli, siyasi ve ekonomik çıkarlarının kılıfı haline büründürenlerle hiçbir zaman aynı çizgiye gelmedik, gelmeyeceğiz. Bir damla petrolü, bir damla kandan daha değerli gören zihniyetin bizim değer, toplum ve devlet dünyamızda zerre kadar karşılığı yoktur."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, savunma sanayi gibi siyasi ve ekonomik her konuda aynı perspektife sahip olduklarını vurgulayarak, "Küresel teknoloji firmalarının terör örgütleri karşısında sergilediği çifte standart ve iki yüzlü tutum bile tek başına niçin her alanda güçlü olmamız gerektiğini göstermeye yeterlidir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeki çarpık yapıyı anlatmak için yıllardır dile getirdiğimiz 'Dünya beşten büyüktür.' ifadesinin haklılığını yaşadığımız her hadise bir kez daha teyit ediyor. Lafa geldiğinde tamamen kar-zarar hesabı üzerinde yürüdüğü iddia edilen ekonomik araçların, yeri geldiğinde nasıl siyasi ve ideolojik güce hizmet eden birer silaha dönüştürüldüğünü bizzat yaşayarak görüyoruz. Savunma sanayi de işte bu çarpık küresel düzenin en önemli araçlarından biridir. İDEF 2021'de gördüğümüz şu güzel manzarayı, bu çarpık küresel düzeni değiştirme yolunda hep birlikte katettiğimiz mesafenin remzi olarak değerlendiriyorum." diye konuştu.

Fuarın, her düzenlenme yılında biraz daha ileriye giderek kısa sürede hedeflerine ulaşmalarını sağlayacağını belirten Erdoğan, fuarın katılımcılar ve ziyaretçiler için hayırlara vesile olmasını dileyerek, fuarın organizasyonunda emeği geçenleri tebrik etti.

Bakmadan Geçme