Cumhuriyete giden yolda Akşehir paneli yoğun katılımla gerçekleşti
Millî Mücadele Dönemi'nde Batı Cephesi Karargâhı göreviyle önemli bir rol üstlenen Akşehir'de Taarruz hazırlıklarının sona ererek, Taarruz öncesi harekâtın başladığı 24 Ağustos 1922 tarihi anısına her yıl düzenlenen Akşehir Onur Günü, çeşitli etkinliklerle kutlandı.
Akşehir Belediye Başkanı A. Nuri Köksal “Cumhuriyet’e Giden Yolda Akşehir’ isimli panelde moderatör olarak yer aldı. Başkan Köksal” Kuvayi milliye ordularının bundan 102 sene önce büyük taarruz kararının verildiği Garp Cephesi Karargâhı Akşehir’den büyük taarruz için Afyon’a hareket ettikleri günü ve Akşehirlilerin büyük bir tarih ve vefa örneği gösterilen 24 Ağustos Akşehir Onur Günü uzun yıllardır kutlanmaktadır” dedi.
Cumhuriyet’e Giden Yolda Akşehir’ başlığının altında gerçekleştirilen panel de Akşehir Belediye Başkanı Dr. A. Nuri Köksal; Moderatör olarak yer aldı. Timsal Karabekir (Kazım Karabekir Paşa’nın Kızı) Fevzi Çakmak (Fevzi Çakmak Paşa’nın Torunu) Dr. Fatmanur Çakmak (Fevzi Çakmak Paşa’nın Torunu) İzzeddin Çalışlar ( İzzettin Çalışlar Paşa’nın torunu) Dr. Can Pamir (Salih Omurtak Paşa’nın Torunu) Burak Bıyıktay (Ömer Halis Bıyıktay Paşa’nın Torunu) Prof. Dr. Temuçin Faik Ertan ( Ankara Üniversitesi – İnönü Vakfı) Dr. Selim Erdoğan (Tarihçi) Mehmet Koç (Yerel Tarih Araştırmacısı)’da konuşmacı olarak yer aldı. Konuşmacılar katılımcılara o dönemde yaşanılan anekdotları paylaştı.
Akşehir Belediye Başkanı Dr. A. Nuri Köksal; Moderatör olarak yer aldığı oturumda” Bu yılki, onur günümüzün şu an tarihe tanıklık ettiğimiz en özel günün içerisindeyiz. Cumhuriyete giden yolda kader arkadaşlığı yapan ve hepsi hemen, hemen Osmanlı’nın son dönemi kurmay subaylarının arkadaşları olarak o aziz insanların evlatları ve torunları şu an aramızdalar. Yine garp cephesi karargahının değerli komutanı Akşehir’in manevi evladı, İsmet Paşamızın kızları Özlem Toker hanımefendi, Gülsüm Toker Hanım Efendi ve bilge hanımefendi hem değerli katılımcılarımızla hem değerli Akşehirlilere saygılarımı iletmekle beni vazifelendirdiler.
Geriye kalan Allah’ın bu millete bahşettiği büyük aydınlanmacı Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ve bütün akrabaları da buradalar efendim hepinize hoş geldiniz diyorum. Birazdan konuşmacılarımıza babalarını, dedelerini ve meslekleri alanlarıyla ilgili Akşehir’le birleştirerek Cumhuriyete giden yol ile ilgili anı ve anekdotlarını bizlerle paylaşmalarını isteyeceğiz.
CUMHURİYETİMİZİN KURUCUSU BAŞKOMUTAN MUSTAFA KEMAL ATATÜRK BÜYÜK HAZİNEDİR.
Başkan Köksal” Bir anlamda bu yıl “Cumhuriyetin 2. Yüzyılı Akşehir’den Başlıyor” geçen yıl Türkiye Cumhuriyeti ilk yüzyılını tamamladı. Bu yıl cumhuriyetimizin 2. Yüzyılının ilk senesi Aynı ruh, Aynı imanla ve Aynı inançla geleceğin geçen yüzyılda çok daha iyi olacağı olan inancımızı teyit etmek için buradayız. Burada kişilerden hatıralardan, olaylardan belki çok çokdaha önemlisi elde kalanın ne olduğudur. Elde kalan tam işte şu an koltukta oturanlardır.
YaniCumhuriyet’in ne olduğudur. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk büyük hazinedir. Cumhuriyet Adalettir, Cumhuriyet Halkçılıktır, Milliyetçiliktir, İnkılapçılıktır, Devletçiliktir, Kamu Kültürüdür. Cumhuriyet hem bozkurttur hem kırattır hem de binlerce yıldan beri düşmana attığımız oktur. Cumhuriyet en önemli vasfını halkçı olmasındandır. Milli egemenlikten aldığını ifade etti.
MUSTAFA KEMAL PAŞA’NIN EN SAYGI DUYDUĞU PAŞA MAREŞAL FEVZİ ÇAKMAKTIR
Bakınız Mareşal Fevzi Çakmak, Türkiye Cumhuriyeti’nin en uzun süreli Genel Kurmay Başkanlığı’nı yapmıştır. Katılmadığı savaş kalmamış, koltuğunun altında Kuran’la dini ayetlerle cepheyi gezmiş, Mustafa Kemal Paşa’nın en saygı duyduğu paşasıdır. Bir taraftan Doğu Cephesinin unutulmaz kahramanı Kazım Karabekir Paşa ve diğer unutulmaz paşalar onların birinci derece akrabaları buradalar.
Cumhuriyet olmasaydı, eğer o müthiş kadro Türkiye’nin bir anlamda altın çağını yaşatan kadro İstiklal harbinden sonra, kendilerine altın tepsi içinde sunulan padişahlık ve halifeliği kabul etseydi, bugün burada bulunan hanımefendiler ve beyefendiler Akşehir’e kimi sultan, kimi şehzade, kimi nazır, kimi sadrazamgünün koşullarına uygun Arapların devletleri olduğu gibi özel uçaklarla, zırhlı araçlarla, yüzlerce korumayla gelirlerdi. Bugün onlar hiçbiri diğerinin Türkiye Cumhuriyeti yurttaşından daha fazla olmamak üzere birer eşit yurttaşı olarak mütevazi imkanlarla sürdürdükleri yaşamlarıyla birlikte Akşehir’deler “dedi.
BÜYÜK TAARRUZ VE SONRASINDA ELDE EDİLEN BAŞARININ MİMARLARI BAŞKOMUTAN MUSTAFA KEMAL PAŞA VE MAREŞAL FEVZİ ÇAKMAKTIR
(Ankara Üniversitesi – İnönü Vakfı) Dr. Selim Erdoğan “Burada gördüğünüz milli mücadeleninkahraman komutanları çocukları, torunları aslında hepsi çok değerli yaklaşık 80’e yakın tümen, kolordu ve cephe komutanımız milli mücadele görev yapmış onların sadece bir kısmında ama burada bulunanların hepsi içine girdiğimiz bu hafta için büyük taarruz açısından çok önemli isimlerdir. Yani 26 Ağustos sabahı başlayıp 18 Eylül’de bandırmada biten zafer yürüyüşü içerisinde çok önemli kırılma anlarının da yer aldığı isimlerdir.
Salih Omurtak Paşa normalde 61. Tümen Komutanı Yunanlarına kesin sonuçlu taarruzu yaptığımızAfyon güneyindeki gruplanan ve biriktirilen 12 tümenin komutanı değil, 61. Tümen Afyon’un kuzey doğusundaki güzelim dağı cephesi dediğimiz ve 2’nci ordunun oyalama taarruzu yaptığı kesimin en ucunda, en kuzeyinde kaz uçuran mevki mevzilerinin tam karşısında siperalmış ve harekâta bu bölgeden başladığını ifade etti.Büyük taarruzun hazırlanmasında en büyük emek kuşkusuz Genel Kurmay Başkanı karargâhı ve onun başındaki genel kurmay başkanına ait ama, Bir istisnai durum olarak Mustafa Kemal Paşa bir fiil, bir kurmay subay gibi haritanın başında, feyzi paşayla beraber çalışmıştır.
Yani büyük taarruz ve sonrasında elde edilen başarı en başta o harekât planı bu iki mimarına aittir. Dr. Can Pamir (Salih Omurtak Paşa’nın Torunu) Küçükken büyüklerin aldığı bazı hikayelerini dinleyicilere nakletti. Dr. Can Pamir aslında Salih Omurtak Paşa’nın Torunu olmadığını söylese de, Salih Omurtak Paşa hiç evlenmemiş olduğunu bildiği kadarıyla, hiç evlenmeyen bir Genel Kurmay Başkanı olduğunu anlattı. Burak Bıyıktay (Ömer Halis Bıyıktay Paşa’nın Torunu)” Başkanımızın konuşması harikaydı, hem ülkemizi kuran ve yarattığı cumhuriyetin ne kadar değerli olduğunu bir kez daha vurguladı. Böyle ortamda olduğum için çok gururluyum. Katkılarından ötürü Akşehir Belediye Başkanım A. Nuri Köksal Bey’e teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
İzzeddin Çalışlar (İzzettin Çalışlar Paşa’nın torunu) 23 Temmuz günü Bolvadin’de Mustafa Kemal Paşayla buluşur dedem ve askeri durumları görür. Ne yazdıkları yazmıyor. 2 Ağustos günü genel emirle taarruz hazırlıkları başlıyor. Allah hayırlar etsin diye yazmış sonuna, 9 Ağustos günü biraz sinirliyim düzenleyebilmem içinde uykum yok demiş nedendir bilmem. Zaten sizin meydanda yazdığı gibi genel taarruzun harekât tarihi bildiriliyor kendisine, 26 Ağustos sabahı genel taarruz günü yazıyor günlüğüne Allah başarmamıza ihsan etsin. Geçen sene tam bu gece Sakarya Meydan Muhaberesine cepheye harekât ettiğim geceydi.
Yerel Araştırma Tarihçisi Mehmet Koç” Akşehir’de Mustafa Kemal Paşa, İsmet Paşa ve Fevzi Çakmak Paşanın Akşehirlilerle yaşadığı anılarını anlattı. Mustafa Kemal Paşa’nın Bermende köyünde özellikle kadınlarla yaptığı konuşmada kadınların toplum içerisinde yerine alması için tavsiyelerde bulundu. Akşehir kadınlarının Kurtuluş Savaşında yaptığı katkılarını anlattı. Mareşal Fevzi Çakmak’ın iyileşmesinde Milletvekili Hacı Bekir Sümer’in Ayşe Hanım’ın ilacın formülünü anlatan detayları aktardı. Akademisyen Prof.Dr. Temuçin Faik Ertan” Özellikle savaşlarda elde edilen unvan ve rütbelerkalıcıdır.
Fevzi Paşa, Kazım Karabekir, Mareşal, Mareşaldır. Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’tür. Batı Cephesi Karargâhı bana göre 103. Yıllık bir karargahtır. Akşehir bu anlamda iddialı olduğunu söylüyorum. Millî mücadelenin ve Akşehir’in kaderini değiştirmiş Sakarya Meydan Muhaberesi, Muhaberenin kazanılması Kurtuluş Savaşı’nın dönüşümü olduğunu anlattı. Fevzi Çakmak (Fevzi Çakmak Paşa’nın Torunu) Fevzi Paşa ile Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk’ün yaşadığı münasebetlerini anlattı.
(Fevzi Çakmak Paşa’nın Torunu) Dr. Fatmanur Çakmak” Fevzi Mareşal Çakmak’ın son uğurlanışı, Büyük kızından duyduğu biz baba diyemeden büyüdük. Yüce Türk milleti bağrında Anne ve Baba sevgisi hasret olarak büyüdüğünü ifade etti.
O HARPLERE BENDE KATILIRDIM
Timsal Karabekir (Kazım Karabekir Paşa’nın Kızı) “Değerli başkanım öyle bir gün yaşattınız ki, yani ben bu yaşımda yürüyememe rağmen inanın ki, o harplere bende katılırdım. Bizim böyle programlara ihtiyacımız olduğunu belirtmek isterim. Gençlerimizin başlarından telefonlarını ellerinden kaldırıp ta Türk tarihine ve Atatürk’ün dediği gibi yani ecdadının gittikçe içinde ruh ortaya çıkacak diyor. Ne kadar az okuyoruz, bildiğimiz zannettiğimiz şeyler esasta hiçbir şey bilmiyoruz. Bu konuda tarihçimiz Selim Erdoğan ve tüm arkadaşlarıma müteşekkirim “ifadelerini kullandı.
BÜYÜK TAARRUZ RUHU SERGİ VE KİPTAPLARLA YAŞATILMAYA DEVAM EDİYOR
Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçılarından Nazike Gündüz’ün Büyük Taarruz Ruhuyla 30 Ağustos Zafer Bayramı’na isimli Kitre Bebek Sergisi açılışı protokolün katılımlarıyla gerçekleştirildi.Kitre Bebek Sergisi açılışı sonrası Akşehir Belediyesinin destekleriyle yayına hazırlanan, Mehmet Koç ve Dursun Solmaz’ın kalemiyle ele alınan “Garp Cephesi Karargâhı Akşehir’de Yaşananlar” isimli eseri için Akşehir Kültür Merkezinde imza gününde kitapseverlerle bir araya gelerek kitaplarını imzaladı.
Mehmet Koç ve Dursun Solmaz’ın kalemiyle ele alınan “Garp Cephesi Karargâhı Akşehir’de Yaşananlar” isimli eserinin imza gününün sona ermesiyle Akşehir Belediye Başkanı A. Nuri Köksal moderatör olarak yer aldığı “Cumhuriyet’e Giden Yolda Akşehir’ başlığının altında gerçekleşecek panel de konuşmacılar Timsal Karabekir ( Kazım Karabekir Paşa’nın Kızı) Fevzi Çakmak ( Fevzi Çakmak Paşa’nın Torunu) Dr. Fatmanur Çakmak (Fevzi Çakmak Paşa’nın Torunu) İzzeddin Çalışlar ( İzzettin Çalışlar Paşa’nın torunu) Dr. Can Pamir (Salih
Omurtak Paşa’nın Torunu) Burak Bıyıktay (Ömer Halis Bıyıktay Paşa’nın Torunu) Prof.. Dr. Temuçin Faik Ertan ( Ankara Üniversitesi – İnönü Vakfı) Dr. Selim Erdoğan (Tarihçi) ve Mehmet Koç (Yerel Tarih Araştırmacısı) gelecek nesillere ışık oldu.