Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Filistin vurgusu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Kudüs'ün tarihi statüsüyle Mescid-i Aksa'nın dini kimliği ve kutsiyetinin korunmasına atfettiğimiz önemin altını...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kudüs'ün tarihi statüsüyle Mescid-i Aksa'nın dini kimliği ve kutsiyetinin korunmasına atfettiğimiz önemin altını çizdim. Önümüzdeki dönemin ikili ilişkilerimizin yanı sıra bölgesel iş birliği açısından da yeni fırsatları beraberinde getireceğine inanıyorum" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'u Ankara'da resmi törenle karşıladı. Erdoğan ve Herzog görüşmenin ardından ortak basın açıklaması gerçekleştirdi. İsrail Devlet Başkanı Herzog'u Türkiye'de ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu ifade eden Erdoğan, "Bu tarihi ziyaretin Türkiye-İsrail ilişkilerinde yeni bir dönüm noktası olacağına inanıyorum. Müşterek hedefimiz, ülkelerimiz arasında ortak çıkarlara dayalı karşılıklı hassasiyetlere uygun şekilde Türkiye- İsrail ilişkilerinin gelişmesi ve güçlenmesi ülkelerimiz açısından olduğu kadar bölgesel istikrar açısından da önemli" dedi. Erdoğan, "Birlikte yaşama kültürüne yeniden katlı sağlamak bizim elimizdedir. Pozitif bir gündem içinde ikili işbirliği ve bölgesel İşbirliği potansiyelini hayata geçirmemiz özellikle önem taşıyor. Ticaret hacmimiz salgına rağmen yüzde 36'ya yakın bir artış göstererek geçtiğimiz sene 8 buçuk milyar dolar seviyesine ulaşmıştır. Ortak çabalarımızla bu rakamı 2022 senesinde 10 milyar dolara taşıyacağımıza inanıyorum" açıklamasında bulundu.
İsrail ile enerji alanında yürütülecek işbirliğine hazır olunduğunu ifade eden Erdoğan, "Son günlerde bölgemizde yaşanan gelişmeleri enerji güvenliği önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Turizm, bilim, ileri teknoloji, tarım, sağlık, savunma sanayi gibi alanlarda ciddi iş birliği alanlarına sahibiz. TİM organizasyonuyla 90 kişilik heyetimiz 5- 8 martta temaslarda bulundu. İşbirliğimizi daha da ilerleteceğiz görüşmemizin temel unsurlarından biri Filistin meselesiydi. Kudüs'ün tarihi statüsüyle Mescid-i Aksa'nın dini kimliği ve kutsiyetinin korunmasına atfettiğimiz önemin altını çizdim. Konuya dair yaklaşımlarımızı ve hassasiyetlerimizi açıkça paylaştık. Bölgede gerginliğin azaltılması ve iki devletli çözüme verdiğimiz önemi ifade ettik. Bölgedeki huzura ve iki devletli çözüme verdiğim önemi belirttim. Filistin halkına yönelik insani projeler yürüten TİKA ve Türk Kızılay gibi kuruluşlarımızın kuruluşlarımızın devam etmesi hususunda İsrail makamlarının desteğini beklediğimizi özellikle vurguladım" değerlendirmesinde bulundu.
Antisemitizmin bir insanlık suçu olduğu yaklaşımını bir kez daha tekrarladıklarını ifade eden Erdoğan, "Türkler ve Museviler yüzyıllar boyunca barış içinde yaşamanın en güzel örneklerinin vermişlerdir. Bu müstesna tarihimize gölge düşürülmesine müsamaha göstermeyeceğiz" dedi. Güncel, bölgesel, uluslararası meseleler hakkında da fikir alışverişinde bulunulduğunu aktaran Erdoğan, "Özellikle Dışişleri Bakanımızın bu ziyaretin ardından Filistin'e ve İsrail'e yapacağı ziyareti önemsiyorum. Enerji Tabii Kaynaklar Bakanımızın da ziyaretini önemsiyorum. Antisemitizm, ırkçılıkla mücadele konusunda kararlı tutumu sürdürmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"Enerji noktasındaki işbirliğinin hayata geçirilmesi için bu bir fırsattır diye düşünüyorum"
Ukrayna ve Doğu Akdeniz başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası meseleler hakkında da fikir alışverişinde bulunduklarını kaydeden Erdoğan, "Önümüzdeki dönemin ikili ilişkilerimizin yanı sıra bölgesel iş birliği açısından da yeni fırsatları beraberinde getireceğine inanıyorum. Daha önce başlatılmış olan enerji noktasındaki işbirliğinin hayata geçirilmesi için bu bir fırsattır diye düşünüyorum. Şu anda bizim elimizde 4'üncüsü de yolda geliyor. 4 tane sondaj gemisi ve 2 tane sismik araştırma gemisi var. Karadeniz'de, Akdeniz'de bu çalışmalarımızı işbirliğimizle hayata geçirebiliriz. Uzun bir aradan sonra gerçekleşen ziyaretin hayırlı olmasını diliyorum" dedi.
İsrail Devlet Başkanı Herzog: "Eşim ve ben Türkiye'de misafiriniz olarak bulunmaktan çok mutluyuz"
"Eşim ve ben Türkiye'de misafiriniz olarak bulunmaktan çok mutluyuz" diyerek konuşmasına Türkçe ifadelerle başlayan İsrail Devlet Başkanı Isaac Herzog, "Beni Türkiye Cumhuriyeti'nde resmi bir ziyarete davet ettiğiniz için biraz önce sona eren verimli toplantımız için teşekkür ederim. Davetiniz ve benim buradaki ziyaretim, İsrail Cumhurbaşkanı olarak göreve başladığım andan itibaren başlatmış oylan diyaloğun ve taktire şayan bağlantının devamıdır. Bu an, ülkelerimiz arasındaki ilişkilerde büyük bir andır. Her ikimiz için büyük bir ayrıcalıktır. Amacımız ülkelerimiz ve halklarımız arasında dostane ilişkilerin gelişmesinin temellerini atmaktır. Halklarımız arasındaki ilişki çok eskidir ve bu ilişkinin güçlü tarihi, dini ve kültürel kökleri vardır. Çok sayıda Yahudi kadın ve erkek, lider, haham, şair, bilge, tüccar ve girişimcilerden oluşan seçkin bir şahsiyet listesi bu ülkedeki Yahudi tarihinin geçmişinin sadece bir parçasıdır. Ne yazık ki, ülkelerimiz arasındaki ilişkiler son yıllarda bir darlık döneminden geçmiştir. İnanıyorum ki, ülkeler arasındaki ilişkiler karşılıklı saygı ruhunu yansıtan eylemlerle incelenecek ve hepimizin paylaştığı bölgesel ve küresel zorluklarla başa çıkmamızı sağlayacaktır. İsrail ve Türkiye birçok alanda hepimizin "ev" olarak adlandırdığı bu bölgeyi çarpıcı biçimde etkileyecek bir işbirliği yapabilir ve yapmalıdır. Türkiye Dışişleri Bakanı İsrail'i ziyaret edecek ve İsrail Dışişleri Bakanı ile görüşecektir. Diyaloğun devamını mümkün kılacaktır. Bu diyaloğu her yönde yaşamalıyız" diye konuştu.
Nazım Hikmet'in sözlerini alıntılayan Herzog, "İnsanlık ve barışa özlem dolu eserlerinden sizin de bazen alıntıladığınız oldu. "Yaşamaya Dair" adlı şiirinde şu satırları yazmıştır, "yani öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, 70'inde bile mesela zeytin dikeceksin. Hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için. Yaşamak, yani ağır bastığından." Bugün şairin dediği gibiyiz, birlikte daha anlamlı bir yaşam seçiyoruz. Geçmişteki anlaşmazlıklar kendi kendine ortadan kalkmaz. Fakat biz iki halk, iki ülke her alanda derinlemesine bir diyalog içerecek güven ve saygı yolculuğuna çıkmayı seçiyoruz. Birlikte ileriye bakmayı seçiyoruz. Her konuda anlaşamayacağımız konusunda peşinin anlaşmak zorundayız. Bizimki gibi zengin geçmişi olan bir ilişkide bu durum doğaldır. Ancak anlaşmazlıkları geleceğe yönelerek çözmeye çalışacağız. Hem siz hem de ben, hem sizin milletiniz ve hem de benim milletim Allah'a inananların babası olan Hazreti İbrahim'in çocuklarıyız. Bildiğiniz gibi bugünkü toplantıdan önce başka liderlerle de konuştum. İnanıyorum ki, siz ve ben burada hepimizin anladığı bir şeyi kanıtlıyoruz, aramızda iyi bir ortaklık ve komşuluk hepimiz için önemlidir. İnanıyorum ki, hepimiz, tüm dinlerin mensupları bu güzel bölgede yan yana birbirimizle barış içinde yaşayabiliriz ve yaşamalıyız. Bölgede istikrar, refah, barış ve güvenliği tesis etmek için birlikte çalışmamızı diliyorum" değerlendirmesinde bulundu.
"Yarın ülkenizde yapılacak olan önemli zirveye vesile olan çabalarınızı çok taktir ediyorum"
Ukrayna savaşının yansımalarına yönelik konuşan Herzog, "Hükümetiniz her zaman inanç hürriyetini koruyan bir hükümettir. Son haftalarda bir kez daha savaşların ne kadar kötü olduğunu, buna karşılık istikrarlı bir dünya düzeninin, ülkeler ve halklar arasında köprüler kurmanın önemli olduğunu gördük. Ukrayna'daki savaş çok kan dökülmesine neden olmaktadır. Aynıca yarın ülkenizde yapılacak olan önemli zirveye vesile olan çabalarınızı çok taktir ediyorum. Bugünlerde de biz bütün dünyaya başka bir yön seçtiğimizi belirtmek istiyoruz. Size çok teşekkür ediyorum. Dua ediyorum ki, tanrı yanımızda olsun ve yeni yolumuzda bize rehberlik etsin" dedi.