Cuma hutbesinde ailenin önemi anlatıldı
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından açıklanan Cuma hutbesinin bu haftaki konusu 'Kadın ve erkek: hürmete layık, saygın varlık' olurken, hutbede aile yapısını tehdit eden unsurlardan çocukların korunması gerektiğine dikkat çekildi.
Her hafta kılınan Cuma namazında, Müslümanlara kıymetli bilgi ve öğütlerin aktarıldığı Cuma hutbesinin bu haftaki konusu “Kadın ve erkek: hürmete layık, saygın varlık” oldu. Verilen hutbede, aile yapısını tehdit eden unsurlardan çocukların korunması gerektiğine dikkat çekildi.
Cuma namazında verilen hutbede, aile yapısının önemine dikkat çekilerek “15 Mayıs Pazartesi günü Uluslararası Aile Günü’dür. Aile, kadın ve erkeğin şeref ve haysiyetini koruyacak, helal dairesinde yaşamasını sağlayacak en önemli kurumdur. Aile, Rabbimizin kullarına bahşettiği, kişinin ruhuna huzur, gönlüne sürur veren en büyük nimetlerden biridir. Aile, insan neslinin devamını ve korunmasını sağlayan muhkem bir kale, güvenli bir sığınaktır. Aile, kadın ve erkek arasında şahitlerin huzurunda gerçekleştirilen meşru bir nikah akdiyle kurulur. Kadın, aile yuvası kurunca anne olur; anne olunca da cennet onun ayaklarının altına serilir. Anne, merhametin, şefkatin ve fedakarlığın adıdır. Sevgi ve muhabbetin kaynağıdır. Erkek, aile ocağı kurunca baba olur. Baba, adalet, huzur ve güven demektir. Ailenin direği, sarsılmaz dayanağıdır. Anne ve baba insanın varlık sebebidir. İslam’a göre evlilik dışı nikahsız birliktelikler zinadır. Zina, dinimizin haram kıldığı büyük günahlardan biridir. Ne yazık ki, nice insanlar zina sebebiyle heder olmaktadır. Nice yuvalar zina nedeniyle yıkılmaktadır. Nice umutlar ve hayaller zina yüzünden sönmektedir. Ne hazindir ki toplumun temel taşını oluşturan aile yapısı her geçen gün fıtrata aykırı yıkıcı etkilere daha fazla maruz kalmaktadır. Nikahsız birliktelikler özendirilmektedir. Sosyal medyadaki uygun olmayan içerikler ile bazı televizyon dizi ve programları, aile yapısını tehdit etmektedir. Böyle bir zamanda bizlere düşen, aile içi huzur ve güveni tesis etmek için daha fazla sorumluluk almaktır. Yüce dinimiz İslam’ın gönderiliş gayelerinden birisi de sevgi ve saygıya, sadakat ve güvene dayalı güçlü bir aile yapısı inşa etmektir. Bu çerçevede İslam, aile üyelerinin her birisine ayrı ayrı sorumluluklar yüklemektedir. Eşlerin birbirine karşı sorumluluğu, evliliği bir rekabet haline dönüştürmemek, birbirlerini Allah’ın emaneti olarak görmektir. Varlıkta ve darlıkta, sevinçte ve tasada birbirine destek olmaktır. Anne babanın sorumluluğu, çocuklarına milli ve manevi değerlerimizi öğretmektir. Onlara zaman ayırmak, sevgilerini göstermek, güvenli ve huzurlu bir aile ortamı sunmak, iyi bir gelecek hazırlamaktır. Çocukların sorumluluğu ise, anne babanın hakkını gözetmektir. Aile yapımız sarsıldığında millet varlığımızı devam ettirmemiz mümkün değildir. Dün olduğu gibi bugün de bizleri güçlü kılacak ve her türlü zararlı akımlardan koruyacak yegane sığınak ailedir. Öyleyse, dünyadaki cennetimiz olan ailemizin kıymetini bilelim. Aile yapımızı tehdit eden her türlü zararlı akım karşısında uyanık olalım. Her alanda olduğu gibi aile hayatında da dinimizin emrettiği ilkelere içtenlikle bağlı kalalım. Ailemizde nezaket ve zarafeti, şefkat ve muhabbeti, haya ve iffeti hâkim kılmak için daha çok gayret edelim” ifadeleri yer aldı.