Cihat Yaycı açıkladı: Türk Savaş gemisindeki Kur'an-ı Kerim sırrı
Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi Başkanı Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, Türk savaş gemilerindeki Kur'an-ı Kerim'in sırrını açıkladı.
Karadeniz’de savaş tüm hızıyla devam ederken Karadeniz’in en uzun kıyı şeridine sahip olan ülkesi Türkiye, 3 denizde eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği eğitimler ile ordusunun her duruma hazır olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Mavi Vatan 2022 Tatbikatı'na Türk Deniz Kuvvetleri’ne ait gemiler ve hava araçları dışında birçok askeri unsur da katıldı. Türkiye tarafından geliştirilen ve üretilen silah sistemlerinin de kullanıldığı tatbikata canlı bağlantı yoluyla katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye'nin güçlü bir deniz kuvvetine sahip olması tercih değil zorunluluktur. Deniz kuvvetimizi araç, gereç ve personel bakımından geliştirmeye ve vatan savunmasına en üst düzey katkıyı vermeye özel önem veriyoruz" dedi.
Türk Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi Başkanı Müstafi Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı, Mavi Vatan eğitimlerinin Türk Deniz Kuvvetleri'nin harbe hazırlık seviyesini ortaya koyduğunu belirtti. Cihat Yaycı, “Bu tatbikatın vereceği mesaj dosta güven, düşmana korkudur” diye konuştu.
Mavi Vatan tatbikatları ilk kez 2019 yılında gerçekleştirildi. Tatbikat sahasının genişliği ve tatbikata katılan unsurların sayısı sebebiyle eğitimler dünya çapında ilgi görüyor ve tatbikatlara birçok ülkeden gözlemciler katılıyor. Mavi Vatan tatbikatlarının Türk Deniz Kuvvetleri'nin savaşa hazırlık durumunu gösterdiğini ifade eden Cihat Yaycı, sözlerine şöyle devam etti:
"Tüm denizlerimizi ve Türk deniz yetki alanlarını kapsayan Mavi Vatan Tatbikatları, Deniz Kuvvetlerimizin savaşa hazırlık durumunu, eğitimini ve kabiliyetini kanıtlar niteliktedir. Yüzlerce unsurun katılıyor olması bu tatbikatları NATO’nun gerçekleştirdiği en geniş çaplı tatbikatlardan bile daha büyük bir tatbikat haline getirir."
Tatbikatın tamamen NATO standartlarında gerçekleştirildiğini söyleyen Cihat Yaycı, “Bu eğitimler Türk Deniz Kuvvetleri'nin NATO’nun en güçlü ve harbe hazırlık durumu en yüksek donanmalarından biri olduğunun kanıtı” şeklinde konuştu. Eğitimlerde 122 geminin aynı anda denize açıldığına dikkat çeken Yaycı, “Dünyada bu kadar gemiyi aynı anda denize çıkartabilecek ve onlara eğitim yaptırabilecek donanma sayısı çok azdır. 122 parça gemi bir anda denize açılıp eğitim yapıyor. Bu aslında Türk Deniz Kuvvetleri'nin her yıl yaptığı tatbikatlar içinde kolaydan zora sıralamasındaki son halkadır. Ayrıca Mavi Vatan tatbikatlarında Türk Deniz Kuvvetleri ile birlikte Türk Hava Kuvvetleri ve Türk Kara Kuvvetleri de görev alıyor. Bu sayede ortak harekat yeteneği tecrübe ediliyor” ifadelerini kullandı.
Tatbikatların herhangi bir ülkeye mesaj vermek amacı gütmediğini dile getiren Yaycı, “Bu eğitimlerde amaç Türk Deniz Kuvvetleri'nin eğitim seviyesini artırmak ve kapasitesini en üst seviyede tutmaktır. Yani bu tatbikatlar Türk Deniz Kuvvetleri'ni faal tutmak için oluşturulan programın bir parçası” açıklamasını yaptı.
Tatbikatların mesaj amacı gütmemesine rağmen bazı mesaj alacak ülkeler olduğunu ekleyen Yaycı sözlerine, “Türkiye mesaj vermek istemiyor olsa bile elbette tatbikatları mesaj olarak algılayanlar olacaktır. Onların alacakları mesaj şudur: Türk Deniz Kuvvetleri her an her koşulda harekata hazır. Türk donanması son derece eğitimli, teknik bakımdan son derece güçlü ve neredeyse bütün gemilerini aynı anda faal tutabilen dünyadaki ender kuvvetlerden birisidir. Türk Deniz Kuvvetleri, sahip olduğu kabiliyet ile caydırıcı bir güç olduğunu kanıtlamıştır ve dosta güven, düşmana korku vermektedir" şeklinde devam etti. Yaycı, “Böyle bir tatbikatı planlamak ayrı bir başarıdır, gerçekleştirebilmek ayrı bir başarıdır ve sonuçlarına bakarak önlem alınması gereken yerlerin tespit edilmesi ayrı başarıdır” dedi.
Türk ordusunun modern ve yenilikçi olduğu kadar geleneklerine sadık olduğunun da altını çizen Yaycı, Türk Deniz Kuvvetleri'nin köklü gelenekleri olduğunu belirterek şunları söyledi: "Türk donanması yüzlerce yıllık geleneklere sahiptir. Bunun sebebi Türklerin gemilerini evleri gibi görmesidir. Yeni evlenen insanların evlerine ilk girişlerinde Kur'an-ı Kerim ile girmesi Türk toplumunun geleneklerinden birisidir. Bu durum gemilerimizde de bu şekildedir. Gemiye ilk önce Kur'an-ı Kerim girer. Su üstü gemilerimizde ana direğin en üst noktasına, denizaltılarda ise inşa edilirken omurganın içine özel bir muhafaza ile Kur'an-ı Kerim yerleştirilir. Gemilerimizin bir fırtına veya tehlike atlattığı durumlarda mürettebatın yaptığı ilk iş Kur'an-ı Kerim’in yerinde olup olmadığına bakmaktır. Kur'an-ı Kerim’in gemilerimizi koruduğuna inanılır. Türk Deniz Kuvvetleri de geleneklerine bağlı bir yapılanma."