Beyaz Saray, yaşananlardan dolayı endişeli
İsrail'de siyasi krize yol açan “yargı reformu” planı nedeniyle yaşanan gelişmelerden dolayı Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Adrienne Watson, "derin endişe" duyduklarını söyledi.
Konuya ilişkin yazılı açıklamasında İsrail'e uzlaşı çağrısında bulunan Watson,, "İsrail'de bugün yaşanan olaylardan ötürü derin endişe duyuyor, acil uzlaşıya olan gerekliliğin tekrardan altını çiziyoruz." ifadesini kullandı.
Watson, ABD Başkanı Joe Biden'ın İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile görüşmesinde "demokratik değerlere bağlılık" vurgusu yaptığını söyleyerek, "Demokratik toplumlar, kontroller ve dengelerle daha güçlenirler." düşüncesini paylaştı.
Yapılacak köklü değişimlerde geniş kamuoyu desteğinin aranması gerektiğini vurgulayan Watson, "Bunun (uzlaşının), İsrail ve vatandaşları için ileriye dönük en iyi yol olduğuna inanıyoruz. ABD'nin, İsrail'in güvenliğine ve demokrasisine verdiği destek güçlü ve sarsılmaz olmaya devam ediyor." açıklamasında bulundu.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, ülkede siyasi krize ve kitlesel protestolara sebep olan tartışmalı yargı düzenlemesinin durdurulması için hükümete çağrı yapmıştı.
Savunma Bakanı, "Ülke içindeki ayrılık, İsrail ordusuna ve savunma teşkilatına derinlemesine nüfuz etti. Bu, İsrail'in güvenliğine yönelik açık ve büyük bir tehdittir. Buna izin vermeyeceğim." ifadelerini kullanmıştı.
Savunma Bakanı Gallant'ın çağrısına Likud destek vermişti.
Likud milletvekilleri Yuli Edelstein ve David Bitan, Gallant'a katılarak yasa tasarısının durdurulması ve diyalog çağrısında bulunmuştu.
Başbakan Binyamin Netanyahu ise Gallant'ı görevden alarak yargı düzenlemesi konusunda geri adım atmayacağının mesajını vermişti.
Bunun üzerine yüz binlerce İsrailli, dün akşam saatlerinden itibaren ülke genelinde sokaklara dökülmüştü.
Adalet Bakanı Yariv Levin, 5 Ocak'ta Yüksek Mahkemenin yetkilerini sınırlandıran, yargının, hakimlerin seçimi üzerindeki etkisini azaltan "yargı reformu" planladıklarını duyurmuştu.
Netanyahu başbakanlığındaki koalisyon hükümetinin, yargının bazı yetkilerini Meclise devretmeye yönelik stratejilleri, Yüksek Mahkeme başta olmak üzere hükümet ile İsrail yargı mekanizması arasında gerilime yol açmıştı.
Ülkedeki en yüksek yargı makamı olarak görev yapan İsrail Yüksek Mahkemesi, Meclisin çıkardığı kanunları, anayasa taslağı olarak kabul edilen "temel yasalara" aykırılık gerekçesiyle bozma yetkisine sahip.
Netanyahu hükümeti, açıkladığı yargı düzenlemesinde Yüksek Mahkemenin, Meclisin çıkardığı kanunları bozma yetkisinin büyük ölçüde elinden alınacağını söylenmişti.
Hükümetin yargının yetkilerini kısıtlayan ve iktidarın yargı atamalarında söz sahibi olmasını öngören yargı düzenlemesi, İsrail içinde ve uluslararası alanda yoğun şekilde eleştirilmişti. Cumhurbaşkanı Isaac Herzog'un, taraflara "iç savaş" uyarısı yaparak sunduğu alternatif tasarı da iktidar tarafından reddedilmişti.