50/d'li araştırma görevlilerine müjde! Kanun teklifi, TBMM'de
TBMM Genel Kurulunda, sözleşmeli araştırma görevlilerinin kadroya alınması ve Milli İstihbarat Akademisi kurulmasını da içeren Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
TBMM Genel Kurulunda, sözleşmeli araştırma görevlilerinin kadroya alınması ve Milli İstihbarat Akademisi kurulmasını da içeren Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
MHP Grubu adına konuşan Ankara Milletvekili Mevlüt Karakaya, 11 maddeden oluşan teklifin ihtiyaca binaen hazırlanan, yerinde bir düzenleme olduğunu belirtti.
Üniversitelerdeki disiplin cezalarının teklifte düzenlendiğini anlatan Karakaya, "Bu düzenleme yapılırken yıllardır devam eden bazı sorunlar da çözülmüş oldu. Bunların başında uyarma cezasının kaldırılması. Bazen bu tür cezalar keyfi olarak da verilebiliyordu. Disiplin cezaları arasında sayıldığı için de öğrencinin siciline işleniyordu. Bu anlamda doğru bir düzenleme. Yine, öğrenci lehine olabilecek bir başka düzenleme ise disiplin amiri ve disiplin kurullarının komisyonlardan gelen cezaları artırma yetkisinin olamayacağı şeklindeki düzenlemedir. " diye konuştu.
Teklifin tümü üzerinde şahsı adına konuşan AK Parti Konya Milletvekili Hacı Ahmet Özdemir, teklifin, vakıf üniversitelerinin faaliyetlerini mali açıdan biraz daha rahatlatmak amacı taşıdığını anlattı.
Öğrenci disiplin düzenlemeleriyle bilgi veren Özdemir, "Anayasa Mahkemesinin mütalaası ve reddi üzerine herhangi bir değişiklik yapmadan, daha önce idare mahkemelerince defalarca test edilmiş bir hususu, bir yönetmeliği kanunlaştırıyoruz. Öğrenci Disiplin Suçları Yönetmeliği'nde olmayan iki şeyi biz burada kanun maddesine ilave ediyoruz. Birincisi, sigara içme yasağıyla alakalı alanın belirlenmesi hususu; ikincisi Hayvanları Koruma Kanunu’nun ihlali." diye konuştu.
AK Parti'li Özdemir, uyarma cezasının kaldırıldığını ve mağdura itiraz hakkı gibi birtakım iyileştirmelerin getirildiğini dile getirerek, "50/d'den 33/a'ya geçirilmeyle alakalı gördüğüm kadarıyla ne komisyon üyelerimiz arasında ne Genel Kurulda konuşan hatipler arasında herhangi bir aykırı fikir olmamıştır; bu olumlu karşılanmış, teşvik edilmiş, alkışlanmıştır. Demek ki isabetli bir madde getiriyoruz." değerlendirmelerinde bulundu.
Bir üniversitenin isminin değiştirilmesinin, YÖK'ün bu üniversite hakkında sürdürdüğü soruşturmanın düşmesi anlamına gelmeyeceğine işaret eden Özdemir, bu değişikliğin herhangi bir şekilde hukuki süreci etkilemeyeceğini dile getirdi.