20. Milli Eğitim Şurası'ndaki tavsiye kararlarının eğitimde uygulanmasına yönelik rapor yayımlandı

MEB'den yapılan açıklamada, 1-3 Aralık 2021'de, açılışı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan 20. Milli Eğitim Şurası'nın öğrenci, öğretmen, eğitim yöneticileri, veliler, eğitim araştırmacıları, sivil toplum kuruluşları ve gazeteciler gibi farklı paydaşlarla gerçekleştirildiği hatırlatıldı.

Şura hazırlıkları sürerken MEB'in farklı paydaşlardan 32 bin 643 görüş topladığı bildirilen açıklamada, bu görüşlerin uzmanlarca incelendiği ve MEB'in şura için belirlediği "Temel Eğitimde Fırsat Eşitliği", "Mesleki Eğitimin İyileştirilmesi" ve "Öğretmenlerin Mesleki Gelişimi" temaları ile uyumları gözetilerek son hale getirildiği kaydedildi.

Şuraya katılan 600'den fazla davetlinin kanaatleri doğrultusunda toplanan görüşlerin olgunlaştırıldığı belirtilen açıklamada, şurada çoğunluğu oy birliği ile kabul edilen 128 tavsiye kararı alındığı bildirildi.

Şuranın son gününde genel kurulda Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in, bakanlıkça atılan adımlar ile şurada alınan tavsiye kararların uyumunu takip edeceklerini ve değerlendirmelerini kamuoyu ile paylaşacaklarını ifade ettiğine yer verilen açıklamada, MEB tarafından yayımlanan bu raporun, şuranın gerçekleşmesinden üç ay sonra bakanlığın güncel politikaları ile tavsiye kararları arasındaki uyumunu ortaya koyduğu kaydedildi.

"57 farklı tavsiye kararına dair bakanlık en az bir somut adım attı"

Açıklamada, bakanlık tarafından atılan adımların tavsiye kararlar ile uyumunun, madde madde incelendiği ve yorumlandığı belirtilerek, "Raporun sonuçları, bakanlık tarafından son altı ayda atılan adımların tavsiye kararları ile büyük bir uyum gösterdiğini ortaya koydu. Bu bağlamda 57 farklı tavsiye kararına dair bakanlığın en az bir somut adım attığı görüldü." denildi.

Raporda, tavsiye kararlar ile atılan adımlar arasındaki uyumun tek bir tema ile sınırlı olmamasının vurgulandığı bildirilen açıklamada, bakanlığın politikaları ile ilişkilendirilen 57 kararın 34'ünün temel eğitimde fırsat eşitliği, 14'ünün öğretmenlerin mesleki gelişimi, 9'unun ise mesleki eğitimin güçlendirilmesi ile ilişkili olduğu kaydedildi.

Açıklamada, tavsiye kararlarının da temel eğitimde fırsat eşitliği temasında yoğunlaştığı dikkate alındığında dağılımın şura kararlarının dağılımı ile tutarlı olduğu kaydedilerek "Dolayısıyla politika adımları ile tavsiye kararları arasındaki uyum tüm temalarda kendini gösterdi." ifadesi kullanıldı.

MEB'in son altı ayda seferberlik başlattığı okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılmasına ve okullar arası imkan farklılıkların azaltılmasına dair büyük ölçekli projelerin, şura kararları ile uyumun anahtarı olduğu, bu alanlarda atılan adımların çoğunlukla birden fazla şura kararı ile ilişkili olduğu bildirildi.

Açıklamada, bakanlığın ana politika alanlarında attığı adımlar ile şura tavsiye kararları arasındaki uyumu izlerken belirli aralıklarla değerlendirmelerini kamuoyuyla paylaşacağı kaydedildi.

"Bu tür değerlendirmeler ilk kez bakanlık tarafından yapıldı"

Açıklamada, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer'in rapora ilişkin değerlendirmelerine de yer verildi.

Şura genel kurulunda kabul edilen kararların, bakanlık açısından tavsiye niteliği taşıdığına işaret eden Özer, 20. Milli Eğitim Şurası'nın, kararların çok büyük oranda oy birliği ile alındığı bir toplantı olduğunu ve katılımcıların birçok maddede görüş birliğine sahip olmasının alınan kararların önemini artırdığını ifade etti. Özer, şunları kaydetti:

"Bakanlık olarak, zaten öncelikli eğitim politikalarımız olarak belirlediğimiz alanlarda alınan şura kararlarının uygulamaya geçirilmesi bizim için oldukça önemli. Bu nedenle şurada ifade ettiğim gibi belirli aralıklarla attığımız adımlarla şura kararları arasındaki uyum derecesini gösteren raporlar hazırlayıp kamuoyu ile paylaşacağımızı ifade etmiştim. Bugün yayımladığımız bu rapor, bu sözün yerine getirildiğinin ilk somut göstergesidir.

Ana politika alanlarına dair tavsiye kararlarını gözeterek kendi politikalarımız ile uyumuna dair ilk resmi değerlendirmeyi kamuoyu ile paylaşmış olduk. Daha önce bağımsız araştırmacılar ve sivil toplum kuruluşları tarafından yapılan bu tür değerlendirmeler ilk kez bakanlık tarafından yapıldı ve kamuoyu ile paylaşıldı."